Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/23481 E. 2021/18279 K. 27.12.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/23481
KARAR NO : 2021/18279
KARAR TARİHİ : 27.12.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eylemlerinin 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/18. maddesi ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
Lehe yasanın suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa’nın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri yönünden her bir yasanın ilgili hükümlerinin kendi içinde somut olaya uygulanması ile belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde karma uygulama yapılması,
Kabule göre de,
2- Ana dosya olan Büyükçekmece 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2020/405 Esas sayılı dosyasında ise suç tarihinin 06.12.2012, iddianame düzenleme tarihinin 03.04.2013 olduğu,
Birleşen dosya olan Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/34 Esas sayılı dosyasında ise suç tarihinin 14.12.2012, iddianame düzenleme tarihinin 11.06.2013 olduğu,
Birleşen dosya olan Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/35 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 25.12.2012, iddianame düzenleme tarihinin 15.02.2013 olduğu,
Birleşen dosya olan Büyükçekmece 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/861 Esas sayılı dosyasında ise suç tarihinin 06.02.2013, iddianame düzenleme tarihinin 06.05.2013 olduğu,
Birleşen dosya olan Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/33 Esas sayılı dosyasında ise suç tarihinin 06.03.2013, iddianame düzenleme tarihinin 06.07.2013 olduğu,
Birleşen dosya Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/35 Esas sayılı dosyadaki eylem nedeniyle düzenlenen 15.02.2013 tarihli iddianameden sonra birleşen Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/33 Esas sayılı dosyadaki 06.03.2013 tarihli eylem gerçekleştiğinden hukuki kesinti oluştuğundan suçun yeni bir kasıtla işlendiği kabul edilerek sanık hakkında birleşen Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/33 Esas sayılı dosyasındaki suça ilişkin ayrı mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği gözetilmeksizin zincirleme suç hükümleri uygulanarak TCK’nun 43/1. maddesi gereğince arttırım yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Yerel mahkemece uyulmasına karar verilen Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin 28.06.2018 tarih ve 2018/7430 sayılı kararı ile verilen bozma ilamları doğrultusunda TCK’nun 43. maddesi kapsamında değerlendirilen Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 20.02.2014 tarihli 2013/489 Esas ve 2014/141 Karar ve 29.04.2014 tarihli 2013/419 Esas ve 2014/391 Karar sayılı ilamları ile verilip kesinleşen önceki iki dosyanın erteli 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezası olduğu, bozmalardan sonra, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2014/507 Esas ve 2016/1237 Karar sayılı ilamında da “Zincirleme suça dâhil olan bir suçtan bu durum gözetilmeksizin mahkûmiyet kararı verilmiş ve bu karar kesinleşmiş ise, zincirleme suça konu ikinci suçla ilgili olarak mahkemece; kesinleşen hükme konu eylem de gözönüne alınarak zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle hüküm kurulmalı, kesinleşen hükümdeki ceza sonuç cezadan indirilmeli, böylece yargılaması devam eden suça ilişkin ceza belirlenmelidir.” şeklinde ifade edildiği üzere kesinleşmiş davalardan bağımsız olarak temel ceza belirlenip bu ceza üzerinden TCK’nun 43. maddesi uyarınca artırım yapılmak suretiyle belirlenen cezadan evvelce kesinleşen cezaların mahsubu ile infazın tespit edilen ceza üzerinden yapılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4- Temel gün adli para cezası tayin edilip, artırım ve indirim nedenleri uygulandıktan sonra gün adli para cezasının paraya çevrilmesi gerektiği kuralının gözetilmemesi ve tayin olunan adli para cezasının 1 gününün 20,00 TL’den hesabı sırasında uygulama maddesi olan TCK’nun 52/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nun 232/6. madde ve fıkrasına aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.