Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/23420 E. 2023/7775 K. 05.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/23420
KARAR NO : 2023/7775
KARAR TARİHİ : 05.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2017/520 E., 2018/282 K.
SUÇ : 1632 sayılı Askerî Ceza Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Zamanaşımı nedeniyle düşme

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; üzerine atılı suçlamayı kesinlikle kabul etmediğine ve hakkında beraat kararı verilmesini talep ettiğine ilişkindir.

II. GEREKÇE
1.Yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında askeri eşyayı çalmak suçundan verilen 26.09.2014 kesinleşme tarihli (Kapatılan) Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askerî Mahkemesinin 02.03.2011 tarihli ve 2011/16 Esas, 2011/34 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanıp açıklanmayacağı hususunda bir karar verilmediği anlaşıldığından bu konuda mahallinde her zaman karar verilmesi mümkün görülmüştür.

2. Sanık hakkında üstünün bir şeyini çalmak suçunu işlediği iddiası ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, 27.02.2013 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın gıyabında verilen bu kararın, dosya kapsamına göre sanığın bilinen en son adresi olan ve yargılama aşamasında bildirilen adresine tebliğ edilmesi, bu adrese çıkartılacak tebligatın bilâ tebliğ iade edilmesi halinde ise 6099 sayılı Kanun ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun (7201 sayılı Kanun) 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca MERNİS adresine tebligat yapılması gerekirken, (Kapatılan) Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askerî Mahkemesinin 27.02.2013 tarihli kararının sanığın aynı zamanda bilinen en son adresi olan MERNİS adresinde doğrudan 7201 sayılı Kanun’un 21 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre tebliğ edilmesinden dolayı tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından, sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmediği, kararın kesinleşmemesi nedeniyle denetim süresinin başlamadığı ve denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlendiğinden bahisle hükmün açıklanma koşullarının bulunmadığı, dava zamanaşımının durmasının ve kesilmesinin de söz konusu olmadığı belirlenerek yapılan incelemede;

Sanığın yargılama konusu eylemi için, belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan, aynı Kanun’un 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği ise 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin öngörüldüğü, 5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 02.03.2011 tarihli mahkûmiyet kararı olduğu, bu tarihten itibaren temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğunun anlaşılması bozmayı gerektirmiştir.

III. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Konya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 06.03.2018 tarihli ve 2017/520 Esas, 2018/282 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

05.10.2023 tarihinde karar verildi.