Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/22608 E. 2023/6660 K. 06.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/22608
KARAR NO : 2023/6660
KARAR TARİHİ : 06.07.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2017/323 E., 2018/1190 K.
SUÇ : 1632 Sayılı Askeri Ceza Kanunu’na aykırılık
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. (Kapatılan) 2. … Komutanlığı Askeri Mahkemesinin, 16.04.2015 tarihli ve 2013/43 Esas, 2015/96 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında üste hakaret suçundan 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun (1632

sayılı Kanun) 85 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 52 nci maddesi uyarınca hapis cezasından çevrili 1.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2. (Kapatılan) 2. … Komutanlığı Askeri Mahkemesinin, 16.04.2015 tarihli ve 2013/43 Esas, 2015/96 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine (Kapatılan) Askeri Yargıtay 4. Dairesinin 15.12.2015 tarihli ve 2015/740 Esas, 2015/748 Karar sayılı ilamı ile; sanığın sorgu ve savunması saptanmaksızın hüküm kurulmasının savunma hakkını kısıtlayıcı nitelikte kesin hukuka aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle mahkumiyet hükmünün usul yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

3. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; (Kapatılan) 2. … Komutanlığı Askeri Mahkemesinin, 13.06.2016 tarihli ve 2016/16 Esas, 2016/130 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında üste hakaret suçundan 1632 sayılı Kanun’un 85 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 52 nci maddesi uyarınca hapis cezasından çevrili 1.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

4. (Kapatılan) 2. … Komutanlığı Askeri Mahkemesinin, 13.06.2016 tarihli ve 2016/16 Esas, 2016/130 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine (Kapatılan) Askeri Yargıtay 4. Dairesinin, 28.03.2017 tarihli ve 2017/114 Esas, 2017/131 Karar sayılı ilamıyla; duruşmada hazır bulunmaktan bağışık tutulma istemi bulunmayan ve buna karşın duruşmalardan bağışık tutulmasına karar verilen sanığın, duruşma gün ve saatinden haberdar edilmemesinin ve yokluğunda yargılamaya devamla hüküm kurulmasının, vicahilik ilkesine aykırılık oluşturduğu ve sanığın savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğu sonucuna ulaşılarak mahkûmiyet hükmünün usul yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

5. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.12.2018 tarihli ve 2017/323 Esas, 2018/1190 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında üste hakaret suçundan 1632 sayılı Kanun’un 85 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 50 nci maddesinin üçüncü ve 52 nci maddesinin dördüncü fıkraları uyarınca hapis cezasından çevrili 1.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; savunma hakkının kısıtlandığına ve eksik inceleme ile hakkında hüküm tesis edildiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın, 09.08.2011 tarihinde sabah içtiması için kendisini uyandırmak isteyen Onb. …’a kalkıp kalkmayacağımı sana mı soracağım s…tir git dediği maddi vakıa olarak belirlenmiştir.

2. Sanık aşamalardaki savunmalarında özetle; üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini, …’un olay günü yanına gelerek kalkmasını söylediğini, kendisinin kolundan çekerek yere düşürdüğünü ve ağza alınmayacak küfürler ettiğini, kendisine yerdeyken bir kaç defa tekme ile vurduğunu, beraatine karar verilmesini talep ettiğini beyan etmiştir.

3. Mağdur … ve tanık …’in usulüne uygun olarak tespit edilen beyanları da maddi vakıayı destekler mahiyettedir.

4. Olay tespit tutanağı, vaka kanaat raporu ve dosya kapsamında bulunana diğer belgeler incelenerek değerlendirilmiştir.

5. Sanığa ait güncel adli sicil kaydı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunarak dava dosyasına eklenmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Sanığın, rütbesiz … er, mağdurun ise onbaşı rütbesine haiz olduğu, 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanun’un (211 sayılı Kanun) 10 uncu ve 1632 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin üçüncü fıkrasına göre aralarında ast-üst ilişkisinin bulunduğu, sanığın rütbece üstü konumunda olan mağdura yönelik kalkıp kalkmayacağımı sana mı soracağım s…tir git şeklinde sarfettiği sözlerin toplum içerisinde mağduru alçaltıcı ve haksız nitelikte olduğunun kabulüyle Mahkemece üste hakaret suçuna konu eyleminin sabit görülerek Mahkemece, sanık hakkında alt sınırdan ceza tayin edilip ardından takdiri indirim uygulanması suretiyle mahkumiyet hükmü kurulmasında, adli sicil kaydının bulunması ve olumlu kanaat oluşmaması sebebiyle erteleme ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesinde, adli para cezası seçenek yaptırımının tercih edilmiş olmasında ve bir gün karşılığı olarak adli para cezasının suç tarihinde geçerli olan alt sınırdan belirlenmesi ve adli para cezasının taksitlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımın … biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

3. Sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen, lehe bozma sonrası yapılan yargılama giderlerinin sanığa yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünün (3) numaralı bendinde açıklanan nedenlerle … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.12.2018 tarihli ve 2017/323 Esas, 2018/1190 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği temyize konu hükmün yargılama giderlerine ilişkin (8) numaralı bendinin çıkartılarak yerine “Bozma ilamı sonrası yapılan yargılama giderlerinin lehe bozma olması sebebiyle … Hazinesi üzerinde bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle suretiyle hükmün, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

06.07.2023 tarihinde karar verildi.