YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/21566
KARAR NO : 2021/13832
KARAR TARİHİ : 12.10.2021
5253 sayılı Dernekler Kanunu’nun 32/d maddesine muhalefet etmekten kabahatli … hakkında Odunpazarı Kaymakamlığının 07/08/2020 tarihli ve 63485207-450-E.3042 sayılı idarî para cezası karar tutanağı ile uygulanan 1.586,19 Türk lirası idarî para cezasına karşı yapılan başvurunun reddine ilişkin …. Sulh Ceza Hâkimliğinin 07/10/2020 tarihli ve 2020/3257 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 03.05.2021 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.07.2021 tarihli ve KYB. 2021-70336 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, dernek gelirlerinin tahsilinde kullanılan alındı belgelerinin üzerinde ödenti veya bağışta bulunan gerçek kişilerin T.C. kimlik numaralarının ve tüzel kişilerin vergi numaralarının yazılmadığından bahisle idarî para cezası uygulanmasına karar verildiği anlaşılmakta ise de;
1- 5253 sayılı Kanun’un 17. maddesinde yer alan “Derneklerin iş ve işlemlerinde, bu Kanun ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu ile bunlara dayanılarak çıkarılan yönetmeliklerin hükümlerine aykırılık tespit edilmesi halinde, konusu suç teşkil etmeyen hata ve noksanlıkların mülkî idare amirinin yazılı istemi üzerine, ilgili dernek tarafından otuz gün içerisinde giderilmesi zorunludur.” şeklindeki düzenleme uyarınca, eksiklikler bakımından ilgili derneğe hata ve noksanlıkların giderilmesi için belirtilen süre verilmesine rağmen hata ve eksikliğin giderilmemesi halinde idari yaptırım kararı verilebileceği, inceleme konusu dosyada kabahate konu eksiklik ile ilgili mülkî idare amirinin bu şekilde bir bildiriminin olmadığı,
2- 5253 sayılı Kanun’un 32/d maddesinde”Derneğe ait tutulması gereken defter veya kayıtları tutmayan veya tasdiksiz defter tutan dernek yöneticileri üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu defter ve kayıtların usulüne uygun tutulmaması halinde dernek yöneticilerine ve defterleri tutmakla sorumlu kişilere beşyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir. Adına yetki belgesi düzenlenmediği halde gelir toplayanlar ile bilerek bu şekilde gelir toplanmasına izin veren yönetim kurulu üyelerine bin Türk Lirası idarî para cezası verilir” ve Dernekler Yönetmeliğinin 45. maddesinde yer alan “Alındı belgeleri, sabit boyalı sert veya sivri uçlu tükenmez kalemle okunaklı bir biçimde silintisiz ve kazıntısız olarak doldurulur. ” şeklinde yer alan düzenlemelere nazaran, gerçek kişilerin T.C. kimlik numaralarının, tüzel kişilerin de vergi numaralarının alındı belgesinde yer almasının zorunlu olduğuna dair bir hüküm bulunmadığı gibi yer almamasının da yaptırıma bağlanmadığı; alındı belgesinde doldurulması gereken kısımlara dair açık bir düzenlemeye yer verilmediği, sadece alındı belgesinin şeklen nasıl doldurulacağına ilişkin yönteme dair açıklamaya yer verildiği, ayrıca bağışçı olan ve dernek kayıtlarında kişisel bilgileri sınırlı bir şekilde bulunan şahıslara ilişkin özel bilgi mahiyetindeki T.C. kimlik ve vergi numaralarına ulaşılmasının hayatın olağan akışına da uygun olmadığı, gözetilmeden başvurunun kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1- 5253 sayılı Kanun’un “Gelir ve giderlerde usul ile dernek defterleri” başlıklı 11. maddesinin ilgili kısımları şöyledir; “Dernek gelirleri alındı belgesi ile toplanır ve giderler harcama belgesi ile yapılır… Alındı belgelerinin şekli, bastırılması, onaylanması ve kullanılması ile dernek gelirlerinin toplanmasında kullanılacak yetki belgesine ilişkin hususlar yönetmelikte düzenlenir”,
2- 5253 sayılı Kanun’un 32/d maddesinde yeralan; “… Bu defter ve kayıtların usulüne uygun tutulmaması halinde dernek yöneticilerine ve defterleri tutmakla sorumlu kişilere beşyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir…”,
3- Dernekler Yönetmeliğinin “alındı belgelerinin kullanımına” ilişkin 45. maddesi ise; “Alındı belgeleri, sabit boyalı sert veya sivri uçlu tükenmez kalemle okunaklı bir biçimde silintisiz ve kazıntısız olarak doldurulur… (Ek fıkra:RG-9/7/2020-31180) Bu Yönetmelikte öngörülen alındı ve harcama belgeleri; Yönetmelik ekindeki örneklerinde gösterilen belgelerdeki tüm bilgilerin eksiksiz doldurulması ve ilgili kişilerce imzalanması suretiyle düzenlenir” şeklindedir.
5253 sayılı Dernekler Kanunu’nun 11. maddesinde “…Alındı belgelerinin şekli, bastırılması, onaylanması ve kullanılması ile dernek gelirlerinin toplanmasında kullanılacak yetki belgesine ilişkin hususlar yönetmelikte düzenlenir” ve Dernekler Yönetmeliğinin 45. maddesinde yeralan “… (EkFıkra:RG 9/7/2020-31180) Bu Yönetmelikte öngörülen alındı ve harcama belgeleri; yönetmelik ekindeki örneklerinde gösterilen belgelerdeki tüm bilgilerin eksiksiz doldurulması ve ilgili kişilerce imzalanması suretiyle düzenlenir.” şeklindeki düzenlemeler ile Dernekler Yönetmeliğinin ekinde yer alan örnek belge (EK-17)’de “Dernek gelirleri alındı belgesinde T.C. kimlik numarası, adı-soyadı, cep tel/e-posta adresine ilişkin verilerin” eksiksiz doldurulmasının zorunlu kılınması hususları birlikte değerlendirildiğinde dernek gelirleri alındı belgelerinde bulunan tüm bölümlerin dernek yetkilileri tarafından eksiksiz doldurulması gerektiği anlaşılmakta ise de;
T.C. Anayasası’nın “Özel hayatın gizliliği” başlıklı 20. maddesinde yeralan“…(Ek fıkra: 7/5/2010-5982/2 md.) Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kişinin kendisiyle ilgili kişisel veriler hakkında bilgilendirilme, bu verilere erişme, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar. Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla düzenlenir.” hükmü uyarınca yasa koyucu tarafından çıkarılan 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun 3. maddesinde “… Kişisel veri: Kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgi…” şeklinde tanımlanmıştır. 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na göre, gerçek kişilerin T.C. kimlik numaralarının kişisel veri olduğu, kişisel verilerin ise ilgilinin açık rızası alınmadan işlenmesinin yasaklandığı görülmektedir.
Bu kapsamda, 5253 sayılı Dernekler Kanunu’nun 11. maddesinde, dernek gelirlerinin toplanmasında kullanılacak alındı belgesine bağışçıya ait kişisel verilerin eklenmesinin öngörülmediği, Kanun’un bildirime tabi tutmadığı kişilerin yönetmelik değişikliği ile açık rıza alınmadan TC. kimlik numarasını bildirime tabi tutulamayacağı yönüyle Kanun Yararına Bozma talebinde bulunup bulunmayacağı hususunda dosyanın Adalet Bakanlığı’na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 12.10.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.