Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/20269 E. 2021/11869 K. 06.10.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/20269
KARAR NO : 2021/11869
KARAR TARİHİ : 06.10.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ: 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM: Hükümlülük, nakil aracın müsaderesine yer olmadığına, müsadere, tasfiye
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan … İdaresi adına Hazine vekilinin temyizinin nakil aracının müsaderesi ile sınırlı olduğu gözetilerek, katılan … İdaresi adına Hazine vekilinin bu yöndeki temyizi ile sanık …’nun temyizine hasren yapılan incelemede;
I-Nakil aracının iadesine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan … İdaresi adına Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle nakil aracının iadesine yönelik hükmün ONANMASINA,
II-Sanık …’nun temyiz isteminin incelenmesinde ise;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanık …’nun eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. madde ve fıkraları somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1)Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nun 62/1. maddesi yerine TCK’nun 62. maddesinin yazılması suretiyle ve doğrudan verilen adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında TCK’nun 52/2. madde ve fıkrası yerine TCK’nun 50/1. madde ve fıkrasına atıf yapılmak suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
2)24/11/2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3)Suça konu kaçak sigaraların 5607 sayılı yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK’nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken tasfiyesine de karar verilmesi,
4)Suçtan zarar gören ve davaya katılmasına karar verilen Gümrük İdaresi’nin gerekçeli karar başlığında katılan olarak gösterilmesi ile suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibarıyla suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan TAPDK’nun 27/03/2014 tarihli celse davaya katılan olarak kabul edilip, hükmün vekalet ücretine hükmolunan bendinde vekalet ücretinin verildiği katılan kurumun belirtilmemesi suretiyle karışıklığa neden olunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’nun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.