Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/16953 E. 2023/4406 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16953
KARAR NO : 2023/4406
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/204 E., 2016/73 K.
SUÇ : 2873 sayılı Kanun’a muhalefet
HÜKÜMLER : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Yürütülen soruşturma neticesinde, sanıkların 2873 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

2.Yeşilhisar Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.03.2016 tarihli ve 2015/204 Esas, 2016/73 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında 2873 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz istemi, suçun unsurlarının oluştuğu, sanıkların mahkûmiyetlerine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Milli park görevlileri tarafından, Sultansazlığı Milli Parkı’nda yürüttükleri devriye sırasında bir grubun sülük topladığından şüphelenilmesi üzerine yanlarına gittikleri, sanıkların görevlileri görünce sazlık alana kaçtıkları, kovalamaca sonucu yakalandıkları, görevliler tarafından durum fotoğraflanarak tutanak düzenlenip suç duyurusunda bulunulduğu, sanıkların yanındaki kimliği tespit edilemeyen kişi ile ilgili ayrı soruşturma yürütüldüğü anlaşılmıştır.

2.Sanıklar, soruşturma aşamasında kollukta alınan beyanlarında mantar toplamak için oraya gittiklerini belirtmişler, kovuşturma aşamasındaki savunmalarında ise sanık … yine mantar toplamak amacıyla orada olduklarını belirtirken diğer sanıklar … ve … kamış yeri belirlemek için oraya gittiklerini ileri sürmüşlerdir.

3.Mahkemece tanık olarak dinlenen tutanak tanıkları, sanıkları suyun içinde gördüklerini, esasen sülük topladığını görmediklerini ve üstlerinde de sülük bulmadıklarını, ancak olay yerinde … bulunmadığını, kendilerinin de sanıkları bellerine kadar gelen suç içinde kovaladıklarını, insanların o bölgede sülük topladığını, orada başkaca yapabilecekleri başka bir faaliyet olmadığı için sülük topladıklarını düşündüklerini belirtmişlerdir.

4.Soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporunda; Sultansazlığı Milli Parkı’ndaki sülüklerin, Nesli Tükenmekte Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme kapsamında dünyaya satışını yapan tek ülkenin Türkiye Cumhuriyeti olduğu, bu hayvanların neslinin tehlike altında bulunduğu ve ihraç kotasına tabi olduğu, netice olarak milli parkta sülük toplama eyleminin 2873 sayılı Kanun’un 14 üncü maddesinde sayılan sonuçları doğurabilecek nitelikte olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.

Mahkemece kovuşturma kapsamında alınan raporda ise önceki rapordaki hususlar yine belirtildikten sonra, netice olarak, sanıkların eyleminin sülük toplanan bölge için tahribata neden olabileceği, milli park genel ekosisteminde bozulmaya yol açmadığı, ancak sülüklerin toplanmasının besin zincirinde kırılmaya yol açabileceği, dolayısıyla fiilin tabi dengeyi bozacak avlanma niteliği taşıdığı şeklinde görüş bildirilmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Her ne kadar katılan vekilince suçun oluştuğu gerekçesiyle temyiz isteminde bulunulmuş ise de tutanağa göre sanıkların üzerinde veya olay yerinde herhangi bir sülük bulunmadığı, tutanak tanıkları da anlatımlarında sanıkları sülük toplarken görmediklerini beyan ettikleri, hal böyle iken sanıkların atılı suçu işlediklerini gösterir her türlü şüpheden uzak kesin delil elde edilemediği anlaşıldığından, katılan vekilinin bu yöndeki temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

2.Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde

görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin de reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yeşilhisar Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.03.2016 tarihli ve 2015/204 Esas, 2016/73 Karar sayılı kararında katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.05.2023 tarihinde karar verildi.