Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/13157 E. 2021/12102 K. 30.09.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13157
KARAR NO : 2021/12102
KARAR TARİHİ : 30.09.2021

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3. maddesine aykırı davranmak eyleminden kabahatli … hakkında İzmir Emniyet Müdürlüğü Havalimanı Şube Müdürlüğünün 20/05/2018 tarihli ve IM-160288 sayılı trafik idarî para cezası karar tutanağı ile uygulanan 3.006,00 Türk lirası idarî para cezasına karşı yapılan başvurunun reddine dair İzmir 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 07/11/2018 tarihli ve 2018/3859 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii İZMİR 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 29/11/2018 tarihli ve 2018/7085 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 07/10/2020 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26/10/2020 tarihli ve KYB. 2020-91861 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre,
1)2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Araçların tescil edildikleri amacın dışında kullanılması” başlıklı Ek 2. maddesinde yer alan “Araçlarını motorlu araç tescil belgesinde gösterilen maksadın dışında kullananlar ile sürülmesine izin veren araç sahiplerine 1.002 Türk lirası idari para cezası uygulanır. (Mülga cümle:21/2/2019-7166/5 md.)(…) (Ek fıkra:21/2/2019-7166/5 md.) Ayrıca, araç on beş gün süre ile trafikten menedilir. 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ve 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamında ilgili belediyeden;
a) Çalışma izni/ruhsatı almadan,
b) Alınan izin/ruhsatta belirtilen faaliyet konusu dışında,
c) Alınan izin/ruhsatta belirtilen çalışma bölgesi/güzergâh dışında
belediye sınırları dâhilinde yolcu taşımak yasaktır. Bu fıkranın (a) bendine uymayanlara 5.010 Türk lirası, (b) bendine uymayanlara 2.018 Türk lirası, (c) bendine uymayanlara 1.002 Türk lirası idari para cezası verilir. Fiilin işlendiği tarihten itibaren geriye doğru bir yıl içinde tekerrürü hâlinde, bu fıkrada yer alan idari para cezaları iki kat olarak uygulanır.
İşleteni veya sahibi, sürücüsünün kendisi olup olmadığına bakılmaksızın aracın bu maddenin üçüncü fıkrasına aykırı olarak kullanılmaması hususunda gerekli tedbirleri almak ve denetimini yapmakla yükümlüdür. Araç, bu maddenin üçüncü fıkrasının;
a) (a) bendinin ihlali hâlinde altmış gün,
b) (b) bendinin ihlali hâlinde otuz gün,
c) (c) bendinin ihlali hâlinde ise on beş gün
süreyle trafikten menedilir.
İlgili belediye tarafından tahdit veya tahsis kapsamına alınmış ve bu kapsamda verilmiş çalışma izninin/ruhsatının süresi bittiği hâlde, belediye sınırları dâhilinde yolcu taşıyan kişiye 1.002 Türk lirası idari para cezası uygulanır ve eksikliği giderilinceye kadar araç trafikten menedilir.
Ayırıcı işareti bulunmayan üçüncü fıkra kapsamındaki araçlardan taşımacılık hizmeti alanlara da 334 Türk lirası idari para cezası uygulanır.” şeklindeki,
4925 sayılı Karayolları Taşıma Kanunu’nun “Kapsam” başlıklı 2. Maddesinde yer alan ” Bu Kanun kamuya açık karayolunda motorlu taşıtlarla yapılan yolcu ve eşya taşımalarını, taşımacıları, taşıma acentelerini, taşıma işleri komisyoncularını, nakliyat ambarı ve kargo işletmecilerini, taşıma işlerinde çalışanlar ile taşımalarda yararlanılan her türlü taşıt, araç, gereç, yapıları ve benzerlerini kapsar. Ancak, özel otomobillerle ve bunların römorklarıyla yapılan taşımalar, genel ve katma bütçeli dairelerle, il özel idareleri, belediyeler, üniversiteler ve kamu iktisadî teşebbüslerine ait otomobillerle yapılan taşımalar, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğüne ait motorlu taşıt ve bunların römorkları ile yapılan taşımalar, lastik tekerlekli traktörlerle çekilen römorklarla yapılan taşımalar bu Kanun hükümlerine tâbi değildir.
İl sınırları içerisindeki taşımalar ile yüz kilometreye kadar olan şehirlerarası taşımaların düzenlenmesi il ve ilçe trafik komisyonları ile işbirliği yapılmak suretiyle ilgili valiliklere, belediye sınırları içerisindeki şehiriçi taşımalar belediyelere bu Kanuna göre düzenlenecek yönetmelik esasları dahilinde bırakılabilir. …” şeklindeki, “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinde yer alan “… Şehirlerarası taşıma: Herhangi bir ilin herhangi bir noktasından veya yerleşim biriminden başlayıp diğer bir ilin herhangi bir noktasında veya yerleşim biriminde biten taşımaları, … Düzenli sefer: Belirli bir zaman ve ücret tarifesine göre, tespit edilmiş bir güzergâhta önceden açıklanmış yerleşme birimleri arasında yapılan taşımaları, Arızî sefer : Aynı taşıtla bütün güzergâh boyunca aynı yolcu grubunun taşınması ve kalkış noktasına geri getirilmesi şeklindeki kapalı kapı seferleri ile gidişi dolu, dönüşü boş veya gidişi boş, dönüşü dolu seferleri, Mekik sefer : Birden fazla gidiş ve dönüş seferinde aynı kalkış yerinden aynı varış yerine önceden gruplandırılmış yolcuların taşınmasını,
ifade eder.” şeklindeki, “Yetki belgesi alma zorunluluğu ve taşıma hizmeti” başlıklı 5. maddesinde yer alan “Taşımacılık, acentelik ve taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yapılabilmesi için Bakanlıktan yetki belgesi alınması zorunludur. Taşımacılık, acentelik ve taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat ambarı ve kargo işletmeciliği yetki belgesi alınabilmesi için taşıma işleri işletmecilerinin meslekî saygınlık, malî yeterlilik ve meslekî yeterliliğe sahip olması gerekmektedir. (Ek cümle: 23/1/2008 – 5728/516 md.) Ayrıca, karayoluyla yük ve yolcu taşımacılığı faaliyetlerinde kullanılan ticari araçlarda çalışan şoförlerin, sürücü mesleki yeterlilik belgesi almaları zorunludur. … Taşımacılara, yetki belgesinden ayrı olarak taşımalarda kullanılacak taşıtların niteliğini ve sayısını gösteren taşıt belgesi ile taşımacının taşıt belgesinde kayıtlı her taşıt için düzenlenen ve taşıtta bulunması gereken taşıt kartı verilir. …” şeklindeki,
Karayolları Taşıma Yönetmeliğinin “Kapsam” başlıklı 2/4. maddesinde yer alan ” 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu hükümleri saklıdır.” şeklindeki, “Tanımlar” başlıklı 4. maddesinde yer alan “İliçi: Bir ilin sınırları içinde bulunan alanı, … Tarifeli yolcu taşıma: Önceden bir taşıma hattı ve taşıma güzergahı ile bir zaman ve ücret tarifesi belirlenerek ve bunlara uyularak yapılan düzenli yolcu taşımalarını, … Tarifesiz yolcu taşıma: Önceden bir taşıma hattı ve taşıma güzergahı ile bir zaman ve ücret tarifesi belirlenmeksizin; grup yolcu durumuna göre arızi veya mekik sefer düzenlenerek yapılan düzensiz ve grup yolcu taşımalarını, … Taşıma güzergahı: Taşımacılıkta, taşımanın
başladığı kalkış noktasından bittiği varış noktasına kadar ara duraklar da dahil takip edilen yolu, … Taşıma hattı: Tarifeli taşımacılıkta, taşımanın başladığı kalkış noktası ile bittiği varış noktasındaki yerleşim yerlerini, … İfade eder.” şeklindeki, “Yetki belgesi alma zorunluluğu ve taşıma hizmeti” başlıklı 5. maddesinde yer alan “Bu Yönetmelik kapsamına giren taşımacılık, acentelik, taşıma işleri komisyonculuğu, taşıma işleri organizatörlüğü, nakliyat ambarı işletmeciliği, kargo işletmeciliği, lojistik işletmeciliği, dağıtım işletmeciliği, terminal işletmeciliği ve benzeri faaliyetlerde bulunacak gerçek ve tüzel kişilerin yapacakları faaliyetlere uygun olan yetki belgesini/belgelerini Bakanlıktan almaları zorunludur.” şeklindeki, “Yetki belgesi türleri” başlıklı 6/4. maddesinde yer alan ” D türü yetki belgesi: Otobüsle tarifeli veya tarifesiz yurtiçi yolcu taşımacılığı veya hususi taşımacılık yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilir. Taşımanın şekline göre aşağıdaki türlere ayrılır:
a) Dl yetki belgesi: Ticari ve tarifeli olarak yapacaklara,
b) D2 yetki belgesi: Ticari ve tarifesiz olarak yapacaklara,
c) D3 yetki belgesi: Hususi taşımacılık faaliyetinde bulunarak, kendi personelinin taşımasını yapacaklara,
ç) D4 yetki belgesi: Ticari olarak, taşıma mesafesine bakılmaksızın iliçi ve 100 kilometreye kadar olan şehirlerarası tarifeli ve tarifesiz olarak yapacaklara, verilir.” şeklindeki,
5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nun “Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin görev ve sorumlulukları ” başlıklı 7/f maddesinde yer alan “Büyükşehir ulaşım ana plânını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak; ulaşım ve toplu taşıma hizmetlerini plânlamak ve koordinasyonu sağlamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya kiraya vermek; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmek.” şeklindeki, “Ulaşım hizmetleri” başlıklı 9. maddesinde yer alan ” … Bu Kanun ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinasyon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmuş ve servis araçlarının durak ve araç park yerleri ile sayısının tespitine ilişkin yetkiler ile büyükşehir sınırları dahilinde il trafik komisyonunun yetkileri ulaşım koordinasyon merkezi tarafından kullanılır. … Ulaşım koordinasyon merkezi tarafından toplu taşıma ile ilgili alınan kararlar, belediyeler ve bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilgililer için bağlayıcıdır. ” şeklindeki, düzenlemeler nazara alındığında;
4925 sayılı Kanun ile 5216 sayılı Kanun’un yukarıda bahsi geçen maddeleri ve Yönetmeliklerinin anılan maddelerinde yer alan husular birlikte değerlendirildiğinde, kural olarak yolcu taşımacılığı dahil her türlü taşımacılığın 4925 sayılı Kanun ile düzenlendiği, bu kapsamda taşımacılık yapılmasının gerektirdiği izin koşulunu, taşımamanın, yasaklamalara ve sınırlamalara aykırı davranmanın yaptırımlarının da aynı Kanunda düzenlendiği, bu çerçevede büyükşehir belediyelerinin sınırları içerisinde özel Kanun niteliğindeki 5216 sayılı Kanun hükümlerinin saklı tutulduğu, büyükşehir sınırları içerisinde yolcu ve toplu taşıma izinlerinin büyükşehir belediyelerinin yetkisinde olduğu, büyükşehir sınırlarını da konu edinen şehirlerarası yolcu taşımacılığı konusunda büyükşehir belediyelerinin yetkisinin bulunmadığı, 4925 sayılı Kanun kapsamında D2 yetki belgesi ile tarifesiz olarak yurt içinde yolcu taşıma izni bulunan bir aracın salt bu izin kapsamında iki ayrı il ve/veya iki ayrı il belediyesi veya büyükşehir belediyesi arasında
tarifesiz olarak grup yolcu taşıması durumunda sınırlarına girdiği büyükşehir belediyelerinden ayrıca yolcu taşıma için izin ve ruhsat alma yükümlülüğünün bulunmadığı,
Bu bakımdan taşımacılık yetki belgesi ile yada izin alarak şehirler arası yolcu taşımacılığı yaptığı, grup yolcusunu şehirler arası taşıdığı sırada, taşıma güzergahı üzerinde birden fazla il sınırının bulunduğu durumlarda, ilgili belediyesinden ayrıca izin alınmasının gerekmemesi ve 4925 sayılı Kanun uyarınca alınması gereken izinlerin alınmaması veya izinlere aykırı davranmanın yaptırımlarının da aynı Kanun da düzenlenmiş olması karşısında, bir yolcu taşımacılığının 2918 sayılı Kanun’un ek 2/3. maddesi uyarıca yaptırıma konu edilebilmesi için ilgili idarece yapılan denetim sırasında yolcu taşımacılığının şehirler arası yolcu taşımacılığı olmadığının ilgilisinin ancak belediyeden alacağı ruhsat yada izin ile yapılabileceği şehir içi servis ya da toplu taşımacılık yaptığının ortaya konulması gerektiği,
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 12/06/2017 tarihli 2016/3278 esas, 2017/5617 karar sayılı ilamında “…kullanım amacı ticari, kullanım şekli yolcu nakli ve D2 yetki belgesi ile taşıma kartı bulunan otobüs ile belediyeden izin ve ruhsat almaksızın belediye sınırları içinde ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapıldığından bahisle muteriz hakkında idari yaptırım uygulanmış ise de; D2 yetki belgesi çalışma usul ve esasların belirlendiği Ulaştırma Bakanlığı’nın 29/12/2006 tarihli ve B.11.0.KUG.0.10.00.02/275-32000 sayılı genelgesinin 10. maddesinde “[D2] taşıt kartına haiz otobüsler, yerel makamlar tarafından şehiriçi yolcu taşımalarında uygulanan güzergah ve zaman sınırlamaları varsa, bu sınırlamalara uyulması kaydıyla; ilgili valilik veya belediye izni olmaksızın, şehir içinde, il sınırları içinde veya 100 km’den daha az mesafedeki şehirlerarası mesafelerde arızi ve/veya mekik seferlerde kullanılabilir.” şeklinde düzenlemeye yer verildiği, somut olayda D2 yetki belgesine sahip muterizin kullandığı araçla, … Enerji A.Ş’ne ait işçileri Kemalpaşa’daki fabrikasından Karşıyaka’ya taşıdığı, söz konusu taşımanın süreklilik niteliği taşıyan bir taşıma olduğu yönünde yapılmış bir tespit ve belirlemenin olmaması ve bu taşıma karşılığında muterizin çalıştığı şirkete bedelin ödenmesi karşısında, şehir içinde yapılan arızi sefer niteliğindeki yolcu taşımacılığı için ilgili valilik veya belediye izninin alınmasının gerekli olmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla; ….CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA,….” şeklinde belirtildiği üzere, somut olayda; kabahatli tarafından kullanılan … plakalı araç ile … Havalimanı ile Aydın Kuşadası ilçesinde bulunan muhtelif adreslere tarifesiz yolcu taşındığının … Havalimanı Şube Müdürlüğü Trafik Büro Amirliğince yapılan denetim sırasında tespitine istinaden, 2918 sayılı Kanunu’nun Ek 2/3. maddesi gereğince 5.010,00 Türk lirası idari para cezası uygulanmış ise de, kabahatli tarafından kullanılan … plakalı aracın D2 türü yetki belgesine ve aracın maliki olan … Turizm ve Seyahat Ticaret Ltd. Şti’nin TÜRSAB üyesi A Grubu İşletme belgesine sahip olduğu, yolcuların … Havalimanı ile Aydın Kuşadası ilçesinde bulunan muhtelif adreslere dağıtıldığının yolcu isimlerini içeren 30/10/2018 tarihli araç yakalama tutanağı ile kayıt altına aldığı, muterizin kullanmış olduğu araç ile yolcu taşımanın seyahat acentesi tarafından havaalanı ile konaklama yapılacak tesise yolcu taşımacılığı şeklinde arızi sefer olduğuna dair de delil bulunduğu, mesafenin 100 km’den az olduğu, ilgili acentence bu yolcu transferi için
Belediyeden izin alınmasının gerekli olmadığı,
Kaldı ki;
2) Her ne kadar kabahatli tarafından kullanılan … plakalı aracın trafikten men edilmesine ilişkin dosya içerisinde herhangi bir kayıt mevcut değil ise de, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3. maddesinde yer alan “a) Çalışma izni/ruhsatı almadan, b) Alınan izin/ruhsatta belirtilen faaliyet konusu dışında, c) Alınan izin/ruhsatta belirtilen çalışma bölgesi/güzergâh dışında belediye sınırları dâhilinde yolcu taşımak yasaktır. Bu fıkranın (a) bendine uymayanlara 5.010 Türk lirası, (b) bendine uymayanlara 2.018 Türk lirası, (c) bendine uymayanlara 1.002 Türk lirası idari para cezası verilir. Fiilin işlendiği tarihten itibaren geriye doğru bir yıl içinde tekerrürü hâlinde, bu fıkrada yer alan idari para cezaları iki kat olarak uygulanır.” şeklindeki ve aynı Kanun’un Ek 2/4. maddesinde yer alan “İşleteni veya sahibi, sürücüsünün kendisi olup olmadığına bakılmaksızın aracın bu maddenin üçüncü fıkrasına aykırı olarak kullanılmaması hususunda gerekli tedbirleri almak ve denetimini yapmakla yükümlüdür. Araç, bu maddenin üçüncü fıkrasının; a) (a) bendinin ihlali hâlinde altmış gün, b) (b) bendinin ihlali hâlinde otuz gün, c) (c) bendinin ihlali hâlinde ise on beş gün süreyle trafikten menedilir.” şeklindeki düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, idari para cezasını uygulayan … Havalimanı Şube Müdürlüğünden dosyaya konu araç hakkında trafikten men kararının bulunup bulunmadığının sorulması, böyle bir men kararı mevcut ise,
5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 27/8. maddesinde yer alan “İdarî yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idarî yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idarî yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddiaları bu işlemin iptali talebiyle birlikte idarî yargı merciinde görülür.” şeklindeki düzenleme ile, benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 2019/31476 esas, 2019/12155 karar sayılı ilâmında yer alan “… muterizin tescilsiz araç kullanmak eyleminden dolayı verilen idari para cezası ile buna istinaden tesis edilen trafikten men kararı yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerektiği cihetle merci mahkemesince itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilerek dosyanın görevli idare mahkemesine gönderilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla,…idarî yaptırım karar tutanağı ile birlikte aynı tarihli ve 98134 sayılı trafikten men işleminin de uygulandığı, muteriz tarafından hem idari para cezasının iptali hem de aracın trafikten men kararının kaldırılması yönünde talepte bulunduğu anlaşılmakla;…kararının CMK’nin 309/4-a maddesi uyarınca kanun yararına BOZULMASINA,…” şeklindeki açıklamalar karşısında, idare mahkemesinin görevli olduğu, bu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerektiği,
Gözetilmeden itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Kanun yararına bozmaya konu somut uyuşmazlıkta;
Kabahatli araç sürücüsü hakkında, Turizm acentası tüzel kişiye ait ve U2 taşımacılık belgesi bulunan … plakalı aracın, … Havalimanı’ndan içinde yerli ve yabancı uyruklu 6 yolcuyla dışarı çıkarken yapılan denetimde, 2918 sayılı Kanunun ek 2/3. maddesine aykırı şekilde ilgili Belediye’den izin almadan yolcu taşıdığı gerekçesiyle 3.006,00 TL idari para cezası uygulandığı, başvuran vekilinin dosyaya sunduğu belgelerden hareketle, izin alınmasına gerek olmadığından bahisle idari yaptırımın iptali için süresinde başvurduğu, ancak başvurunun reddine karar verilerek süresinde itiraz edilmediğinden kesinleştiği,
Kabahate konu aracın, 2918 sayılı Kanunun gerek kabahat tarihinde yürürlükte bulunan gerekse 7148 sayılı Kanunla değişen ek 2/3. maddesinde göre, ilgili Belediye’den güzergah izin belgesi olmaksızın bu faaliyeti gerçekleştirdiği ve Ulaştırma Bakanlığı’ndan verilen U2 yetki belgesine dair bu hususta yayınladığı genelgeye uygun biçimde taşımacılık yaptığını veya turizm yetki belgesine istinaden yolcuların tümünün turistik amaçla havalimanından otellerine gitmesi için alındığını ispata yarayan belgeleri dosyaya sunamadığı,
Öte yandan, Kabahatler Kanunu’nun 27/8. maddesinin;
“(8) (Ek: 6/12/2006-5560/34 md.) İdarî yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idarî yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idarî yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddiaları bu işlemin iptali talebiyle birlikte idarî yargı merciinde görülür.” hükmünü içermesi karşısında;
Başvuranın gerçek kişi sürücü, araç sahibinin ise tüzel kişi turizm acentası olduğu, aynı kişi hakkında “trafikten men” kararının verilmesi mümkün olmadığı gibi idari tedbir mahiyetindeki bu yönde bir karar verilse dahi, karara karşı aynı kişinin başvuruda bulunmasının da söz konusu olamayacağı, keza başvuranın bu hususta bir talebinin de bulunmadığı anlaşılmakla,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği her iki nedenle de yerinde görülmediğinden, kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, 30.09.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.