Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/10064 E. 2022/4337 K. 08.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10064
KARAR NO : 2022/4337
KARAR TARİHİ : 08.03.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanık … hakkında beraat, sanık … hakkında hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Katılan … İdaresi vekilinin sanık … hakkında verilen beraat kararıyla sınırlı temyiz talebinin incelenmesinde;
Olay tarihinde, polis ihbar hattını arayan bir kişinin … plakalı araç ile kaçak sigara taşınacağına dair ihbarda bulunması üzerine, söz konusu araç durdurularak yapılan aramada 2.499 karton kaçak sigara ele geçirildiği olayda, sanık …’in beyanında kaçak sigaralardan haberinin olmadığını söylemiş ise de ele geçen sigaraların miktarı ve yakalandığı yer nazara alındığında sanık …’nın kaçak sigaralardan haberdar olmamasının mümkün olmadığının anlaşılması karşısında, sanık …’nın mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
II- Sanık …’in temyiz talebinin incelenmesinde;
06.11.2013 tarihli olay tutanağına göre sanık …’in sevk ve idaresindeki araçta yapılan aramada 2.499 karton kaçak sigara geçirildiği, sanık …’in soruşturma aşamasındaki beyanında; adı … olan …. GSM no’lu kişiyi aradığını, aracı …’a verdiğini ve aracın kaçak sigara ile dolu bir şekilde geri aldığını söylediği olayda, … GSM no’lu numaralı cep telefonunun …’e ait olduğunun tespit edildiği, … hakkında Dairemizin 2021/30292 Esas sırasında kayıtlı iken aynı gün incelenerek bozulmasına karar verilen … Asliye Ceza Mahkemesinin 07/12/2020 tarih 2020/376 Esas, 2020/552 Karar sayılı dosyası ile temyiz incelemesine konu iş bu dava dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle davaların birleştirilerek ve deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunu tayin ve takdir edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa’nın 3/18 maddesi ile değişik 5607 sayılı Yasa’nın 3/18. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa’nın 3/18. maddesi yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2- Sanık …’in soruşturma aşamasındaki beyanında; adı … olan … GSM no’lu kişiyi aradığını, aracı …’a verdiğini ve aracın kaçak sigara ile dolu bir şekilde geri aldığını söylediği olayda, … GSM no’lu cep telefonunun …’e ait olduğunun tespiti üzerine hakkında dava açıldığı görülmekle, sanık …’in kaçak sigaraları temin ettiği yer ve kişiyi söyleyerek yargılanmasını sağladığından bahisle sanık … hakkında 5607 sayılı Kanun’un 5/1-son cümlesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının kararda tartışılmaması,
3- 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.