Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2020/4257 E. 2022/7359 K. 12.04.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/4257
KARAR NO : 2022/7359
KARAR TARİHİ : 12.04.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Sanık … hakkında beraat; sanık … hakkında hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Katılan … İdaresi vekilinin temyizinin sanık … hakkında kurulan beraat hükmü ile sınırlı olduğu gözetilerek yapılan temyiz incelemesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere göre, katılan … İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II- Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
1- Hüküm fıkrasında sanığın suç tarihinde yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son maddesi yollaması ile 3/5, 3/10. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verildiği halde gerekçeli kararın gerekçe bölümünde sanığın suç tarihinde yürürlükte bulunmayan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/10-18 maddesi yollaması ile 3/5, 3/10. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verildiği belirtilerek hükümde çelişkiye neden olunması,
2- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık … lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3- Hükümden sonra 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bir karar verilmesinin gerekmesi,
4- Dava konusu eşyanın müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan TCK’nun 54/4. madde ve fıkrası yerine TCK’nun 54. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMUK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.