Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2020/15 E. 2023/2966 K. 29.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/15
KARAR NO : 2023/2966
KARAR TARİHİ : 29.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/8 E., 2015/336 K.
Ünal, …, …
SUÇLAR : Resmî belgede sahtecilik, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele
Kanunu’na muhalefet
HÜKÜMLER : Resmî belgede sahtecilik ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele
Kanunu’na muhalefet suçlarından sanıklar …,
…, …, … ve Önder
Ögetürk hakkında beraat; sanık … hakkında mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Katılan … İdaresi vekili, sanık … müdafii
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının 23.12.2014 tarihli ve 2014/1355 sayılı iddianamesi ile sanıklar …, …, … hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin yedinci fıkrası, 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 204 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği ve sanıklar …, Mehmet Murat…, … hakkında 5237 sayılı Kanun’un 204 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği iki kez cezalandırılmaları istemi ile kamu davası açılmıştır.

2.Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.07.2015 tarihli ve 2015/8 Esas, 2015/336 Karar sayılı kararı ile;
a.Sanıklar …, …, …, Mehmet Murat… ve … hakkında kaçakçılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi gereği beraatlerine,

b.Sanık … hakkında kaçakçılık suçundan 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereği 10 ay hapis cezası ve 15.00,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına,

c.Sanık … hakkında resmî belgede sahtecilik suçundan 5237 sayılı Kanun’un 204 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1.Katılan … İdaresi vekilinin temyiz istemi, sanıklar hakkında verilen beraat kararlarının bozulması ve sanık … hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan iki kez cezalandırılması gerektiği ve sair sebeplere ilişkindir.

2.Sanık … müdafiinin temyiz istemi, tüm ithalatların usulüne uygun gerçekleştirildiği, bu nedenle suç sabit olmadığından beraat kararı verilmesi gerektiği ve sair sebeplerle hükmün bozulmasına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.20.01.2013 tarihinde hakkında ayrı kamu davası açılmış olan Çerkez …’a ait depoda yapılan arama sonucu ele geçirilen 24.400 adet 40 W, 38.600 adet 60 W, 34.800 adet 75 W, 124.800 adet 100W olmak üzere toplam 222.600 adet italyano marka şeffaf akkor ampullerin sanık …’ın ortağı ve yetkilisi olduğu … Hırdavat Elektrik ithalat San. ve Tic. Ltd.Şti. tarafından 01.08.2012 tarihli 12330100IMO33027 ve 07.06.2012 tarihli 12330100IMO24281 nolu ithalat beyannamesi ile Mersin Gümrüğünden ithalatını gerçekleştirdiği ampuller olduğu ve 19.11.2013 tarihli 02158 ve 14.11.2013 tarihli 02216 nolu faturalar karşılığı Çerkez …’a satıldığı, yine 27.12.2013 tarihinde hakkında ayrı kamu davası açılmış olan Emre İncebıyık’a ait İncebıyık Ticaret adlı işyerinde yapılan arama sonucunda 9 kutu içerisinde 1800 adet 230V E27 ve 100 W İtalyano marka şeffaf akkor marka ampullerin de sanık …’ın ortağı ve yetkilisi olduğu … Hırdavat Elektrik San. Tic. Ltd. Şti. tarafından 15.11.2013 tarihli 02133 sayılı fatura ile satışı yapılan ampuller olduğu ve Mersin Gümrüğünden 01.08.2012 tarihli 12330100IMO33027 ve 07.06.2012 tarihli 12330100IMO24281 nolu ithalat beyannamesi kapsamında ithalinin gerçekleştirildiğinin anlaşılması üzerine; Çerkez …’a ait depoda

ele geçen 222.600 adet İtalyano marka şeffaf akkor ampuller ile Emre İncebıyık’a ait şirkette ele geçirilen 1.800 adet İtalyano marka şeffaf akkor ampullerin … Hırdavat Elektrik San. Tic. Ltd.Şti. yetkilisi sanık …’ın Mersin Gümrüğünden 01.08.2012 tarihli ve 12330100IMO33027, 07.06.2012 tarihli ve 12330100IMO24281 nolu ithalat beyannameleri kapsamında yurda soktuğu eşyaların Türkiye’ye ithalinin uygun olmaması nedeni ile uygunluk onayı veren TSE Mersin Gözetim ve Muayene memurları sanıklar …, … ve Mehmet Murat… ile beyanname kapsamındaki eşyanın muayenesini yapan … Muayene memuru … ile Karataş Şirket yetkilisi … ve beyannameleri düzenleyen gümrük müşaviri sanık …’ın resmî belgede sahtecilik ve kaçakçılık suçlarından cezalandırılmaları talebiyle kamu davası açıldığı anlaşılmıştır.

2.Sanıkların savunmalarında suçlamayı kabul etmediklerini beyan etmişlerdir.

3….’nün 14.04.2015 tarihli cevabi yazısında beyannamelerde belirtilen 8539.21.92.00.00 GTIP numaralı ampul cinsi eşyalar ile beyan edilmesi gereken 8539.22.90.11 GTIP numaralı ampul cinsi eşyalar yönünden KDV ve Gümrük Vergi oranları aynı olup ödenmesi gereken vergi miktarını etkilemediği, her iki GTIP için de 07.06.2012 ve 01.08.2012 tarihlerde ithalata her hangi bir yasaklama bulunmadığı, TSE tarafından düzenlenecek uygunluk denetiminde eşyaların teknik yönden incelenmesi sonrası GTIP beyan edildiğinden farklı GTIP beyan edilerek ithali uygun olmayan eşyanın GTIP numarası ile ithale uygun hale getirilemeyeceği, bahse konu eşyalara ilişkin ithalat yasaklanmasının 03.08.2012 tarihli Ekonomi Bakanlığı’nın 54242 sayılı yazısı ile başladığı belirtilmiştir.

4.13.03.2015 tarihli Türk Standartları Enstitüsü (TSE) inceleme konulu evrakında özetle “ele geçen ampul cinsi eşyaların Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü tarafından TSE ye gönderilen 03.08.2012 tarih ve 54242 sayılı tebliğ ile yasaklandığı anlaşıldığından TSE Mersin Gözetim ve Muayene memurları sanıklar …, … ve … hakkında idari soruşturma yapılmasını gerektirir bir durum olmadığı ve yapılan işlemlerin uygun olduğu” tespit edilmiştir.

5.30.06.2015 tarihli bilirkişi heyet raporunda; “…TSE Mersin Gözetim ve Muayene Müdürlüğü Teknik İnceleme görevlisi olan sanıklardan …, … ve … tarafından düzenlenmiş 07.06.2012 tarihli 215486 sayılı ve 01.08.2012 tarihli 289625 sayılı uygunluk yazılarının kapsadığı ampullerin her ne kadar Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında 27.08.2011 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan SGM-2011/9 ve 10 sayılı tebliğlerle belirlenen şartlar nedeni ile piyasaya arzının aşamalı olarak yasaklandığı anlaşılmakla birlikte, bu tebliğlerin ilgili ürünlerin ithalini yasaklamadığı, zira 2012/9 nolu tebliğin 2.md gereği bir ürünün ithalinin sadece Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü yazısı ile yasaklanabileceği, dosyadaki 07.06.2012 tarihli 215486 ve 01.08.2012 tarihli 289625 sayılı uygunluk yazılarının tanzim edilmesi sürecinde yapılan iş ve eylemlerin mevzuata aykırılık içermediği, Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan 03.08.2012 tarihli ve 54242 sayılı tebliğ tarihinden önce TSE Mersin Gözetim ve Muayene Müdürlüğünce yapılan işlemler için herhangi bir kısıtlama veya yasaklamanın olmadığı, adı geçen bu sanıklar tarafından hazırlanmış 07.06.2012 tarihli 215486 ve 01.08.2012 tarihli 289625 sayılı uygunluk yazılarının Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğünün 2011/9 sayılı

tebliği ile 03.08.2012 tarihli ve 54242 sayılı tebliğ hükümlerine uygun olarak düzenlendiği, bu sebeple sahte olmadıkları, ithalat rejim kararları ve 4458 sayılı Gümrük Kanun’u gereğince serbest dolaşıma giriş rejiminde kullanılabilecek gerçek ve geçerli belge oldukları görüldüğünden TSE Mersin Gözetim ve Muayene Müdürlüğü teknik inceleme görevlileri …, … ve Mehmet Mural Ünal tarafından hazırlanmış olan 07.06.2012 tarihli 215486 ve 01.08.2012 tarihli 289625 sayılı uygunluk yazılarının sahte belge niteliğinde sayılamayacağı, zira bu belgelerin uygunsuz düzenlendiğine ilişkin 29.08.2012 tarihli ve 322552 sayılı yazının Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü tarafından TSE ye gönderilen 03.08.2012 tarihli ve 54242 sayılı tebliğ tarihinden sonra düzenlenmiş olması nedeni ile sanıklar tarafından düzenlenmiş olan uygunluk belgesinin düzenlendiği tarih itibarıyla usul ve yasaya uygun olduğundan gerçek belge niteliğinde bulunduğu…” ve “… 01.08.2012/IM033027 tarih sayılı ve 07.06.2012/IM024281 tarih sayılı serbest dolaşıma giriş beyannameleri ile 24.400 adet 40 W ampulün ithalatının yapılmadığı, ele geçirilen 38.600 adet 60 W ampulün 30.000 adetinin, 34.800 adet 75 W ampulün ise 30.000 adetinin anılan beyannameler kapsamında ithalatlarının gerçekleştirildiği, dolayısıyla 24.400 adet 40W, 8.600 adet 60W ve 4.800 adet 75 W ampul olmak üzere toplam 37.800 adet ampulün ithalatının gerçekleştirildiğine ilişkin belgeye rastlanmadığı, eşyanın gümrüklenmiş değerinin 6.406,64 TL olduğu…” belirtilmiştir.

IV. GEREKÇE
Katılan … İdaresi vekilinin 27.07.2015 havale tarihli dilekçesi ile sanık … hakkındaki temyiz talebinden vazgeçtiği görülmüştür.

A.Sanıklar …, …, … ve … Haklarında Kaçakçılık ve Resmî Belgede Sahtecilik Suçlarından Verilen Beraat Kararları Yönünden
1.Sanıklar hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde; olay ve olgular başlığı altında 3, 4 ve 5 numaralı paragraflarda bilgilerine yer verilen Gümrük Müdürlüğü Yazı içeriği, TSE tarafından dosyaya ibraz edilen 13.03.2015 tarihli inceleme konulu soruşturma evrakı, bilirkişi kurul raporu, sanıkların savunmaları ve tüm dosya kapsamından, sanıkların resmî belgede sahtecilik ve kaçakçılık suçlarından atılı suçları işledikleri ya da atılı suça iştirak ettiklerinin sabit görülememesi nedeniyle haklarında beraat kararları verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.

2.Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan … İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

B.Sanık … Hakkında Resmî Belgede Sahtecilik Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmü Yönünden
1.Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.07.2015 tarihli ve 2015/8 Esas, 2015/336 Karar sayılı kararında; sanığın yetkilisi olduğu … Hırdavat Elektrik ithalat San. Tic. Ltd.Şti. tarafından 01.08.2012 tarihli 12330100IMO33027 ve 07.06.2012 tarihli 12330100IMO24281 nolu ithalat beyannamelerinde 37.800 adet ampul cinsi eşyanın beyan edilmemesi nedeniyle sanığın resmî belgede sahtecilik suçunu işlediğinin kabul edilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2.Sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesindeki hak yoksunlukları uygulanmamış ise de Anayasa Mahkemesinin, anılan Kanun’un 53 üncü maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği mümkün görülmüştür.

3.Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, katılan … İdaresi vekili ile sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

C.Sanık … Hakkında Kaçakçılık Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmü Yönünden
1.Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.07.2015 tarihli ve 2015/8 Esas, 2015/336 Karar sayılı kararında; sanığın yetkilisi olduğu … Hırdavat Elektrik ithalat San. Tic. Ltd. Şti. tarafından 01.08.2012 tarihli 12330100IMO33027 ve 07.06.2012 tarihli 12330100IMO24281 nolu ithalat beyannamelerinde 37.800 adet ampul cinsi eşyanın eksik beyan edilmesi nedeniyle eylemin 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası kapsamında kaldığı ve atılı suçu işlediğinin kabul edilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2.Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, katılan … İdaresi vekili ile sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

Ancak
3.10.12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrası “yirmiüçüncü” fıkrası olarak değiştirildiği gözetilerek; hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi yine aynı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hâzinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı ve soruşturma aşamasında etkin pişmanlık ihtaratında bulunulmamış ise indirim oranının 1/2 olacağı dikkate alınarak, 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası gereği ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu yönüyle kurulan hükümde isabetsizlik görülmüştür.

4.24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR
A.Sanıklar …, …, Mehmet Murat…, … Haklarında Kaçakçılık ve Resmî Belgede Sahtecilik Suçlarından Verilen Beraat Kararları Yönünden
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenlerla Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.07.2015 tarihli ve 2015/8 Esas, 2015/336 Karar sayılı kararında sanıklar hakkında verilen beraat kararları yönünden katılan … İdaresi vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve öne sürülen sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden hükmün Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B.Sanık … Hakkında Resmî Belgede Sahtecilik Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmü Yönünden
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.07.2015 tarihli ve 2015/8 Esas, 2015/336 Karar sayılı kararında sanık hakkında verilen mahkûmiyet kararı yönünden katılan … İdaresi vekili ve sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden hükmün Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

C.Sanık … Hakkında Kaçakçılık Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmü Yönünden
Gerekçe bölümünün (C) bendinde 3 ve 4 numaralı paragraflarda açıklanan nedenlerle Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.07.2015 tarihli ve 2015/8 Esas, 2015/336 Karar sayılı kararına yönelik katılan … İdaresi vekili ve sanık müdafiinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

29.03.2022 tarihinde karar verildi.