Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2019/9912 E. 2023/2583 K. 21.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/9912
KARAR NO : 2023/2583
KARAR TARİHİ : 21.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/168 E., 2015/841 K.
ŞİKÂYETÇİ : Gümrük İdaresi
SUÇTAN ZARAR GÖREN : … Bakanlığı
SUÇ : 4733 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun’a muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, eşya müsaderesi, nakil aracının iadesi
TEMYİZ EDENLER : Şikâyetçi Gümrük İdaresi vekili, sanık
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, şikâyetçi Gümrük İdaresi vekilinin temyiz talebi dışında aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 04.12.2009 tarihli ve 2009/406 Esas, 2009/934 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun) muhalefet suçundan aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 5 ay hapis ve

500,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ve suça konu eşyaların müsaderesine hükmedilerek 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve nakil aracının müsaderesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.

2. Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar gören Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumunun dava ve duruşmalardan haberdar edilmeksizin, sanık ile Gümrük İdaresi vekilinin yüzüne karşı verilen bu karara karşı, suç tarihi itibarıyla suçtan doğrudan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi vekilinin 04.12.2009 havale tarihli dilekçe ile itiraz ettiği, itiraz üzerine Kilis Ağır Ceza Mahkemesinin 20.01.2010 tarihli, 2010/112 Değişik İş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği ve sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 20.01.2010 tarihinde usule aykırı olarak kesinleştirildiği anlaşılmıştır.

3. Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.12.2009 tarihli, 2009/406 Esas, 2009/934 Karar sayılı temyiz isteminin reddine dair ek karar ile Gümrük İdaresi vekilinin temyizi üzerine dosya Dairemize gönderilmişse de; anılan temyizin Dairemizin 04.12.2012 tarihli, 2012/861 Esas, 2012/30261 Karar sayılı kararı ile incelenmeksizin iadesine karar verilmiştir.

4. Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.10.2015 tarihli ve 2015/168 Esas, 2015/841 Karar sayılı kararı ile sanığın, tabi tutulduğu denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlediğinin ihbarı üzerine 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin onbirinci fıkrası uyarınca 04.12.2009 tarihli hükmün açıklanması ile sanığın 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve aynı Kanun’un 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 5 ay hapis ve 500,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, suça konu gümrük kaçağı sigaraların müsaderesine ve nakil aracının müsaderesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1.Katılan … İdaresi vekilinin temyiz sebebi; suçta kullanılan nakil aracının müsaderesine yer olmadığına dair kararın usul ve kanuna aykırı olduğuna ve re’sen tespit edilecek nedenlerle hükmün bozulması gerektiğine;

2.Sanığın temyiz sebebi; hakkında lehe hükümlerin uygulanması talebine,
İlişkindir.

III. GEREKÇE
A.Katılan … İdaresi Vekilinin Temyizi Yönünden
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre 4733 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan doğrudan zarar görmeyen, 5271 sayılı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği hükmü temyize hak ve yetkisi bulunmayan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz isteğinin reddi gerekmiştir.

B. Sanığın Temyizi Yönünden
Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle, sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası uyarınca dava açıldığı ancak suç tarihi ile ele geçen eşyaların niteliği nazara alındığında, eylemin 4733 sayılı Kanun’un 8 nci maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında
bulunduğu, 04.12.2009 tarihli karar ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar

verilmiş ise de suçtan zarar gören ve katılma hakkı bulunan Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumunun aşamalardan haberdar olmadığı, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumuna tebliğ edilmeden 20.01.2010 tarihinde kesinleştirildiği, akabinde sanığın 20.02.2013 tarihinde işlediği kaçakçılık suçu nedeniyle önceki hükmün açıklanmasına karar verilerek temyize konu hükmün kurulduğu, söz konusu karar anılan kuruma tebliğ edilmediği için henüz kesinleşmediği ve sanık hakkındaki denetim süresi başlamadığından kesinleşmemiş karara dayanarak sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verilerek yazılı şekilde hüküm tesisi kanuna aykırı bulunmuştur.

Öte yandan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın usulüne uygun şekilde kesinleşmemesi nedeniyle zamanaşımının da durmadığı gözetildiğinde, suç tarihi itibarıyla sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrasında öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunması, 5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi gereği zamanaşımını kesen en son sebep olan sanığın savunmasının alındığı 04.12.2009 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresi gerçekleşmiş bulunduğundan davanın düşmesine, bizatihi suçun konusunu oluşturan kaçak sigaraların müsaderesine ve suçta kullanılan nakil aracının iadesine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

IV. KARAR
A. Gümrük İdaresi Vekilinin Temyizi Yönünden
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen, 5271 sayılı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği hükmü temyize hak ve yetkisi bulunmayan Gümrük İdaresi vekilinin vaki temyiz inceleme isteğinin 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak oy birliğiyle REDDİNE,

B.Sanığın Temyizi Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.10.2015 tarihli ve 2015/168 Esas, 2015/841 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, suça konu gümrük kaçağı sigaraların 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesi birinci fıkrası yollamasıyla 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca MÜSADERESİNE, 79 AK 312 plakalı nakil aracının sahibine İADESİNE, araç üzerindeki şerhin kaldırılmasına,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle 21.03.2023 tarihinde karar verildi.