Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2019/9491 E. 2023/2696 K. 22.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/9491
KARAR NO : 2023/2696
KARAR TARİHİ : 22.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/643 E., 2015/874 K.
MALEN SORUMLU : ..
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi, nakil aracının iadesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.10.2015 tarihli ve 2015/643 Esas, 2015/874 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun) muhalefet suçundan aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci ve onuncu fıkraları ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 5 gün karşılığı 100,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 54 üncü maddesi uyarınca kaçak eşyanın müsaderesine, nakil aracının iadesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1.Katılan … İdaresi vekilinin temyiz isteği, nakil aracının müsaderesi gerekirken eksik inceleme ile iadesine karar verilmesi ve re’sen tespit edilecek nedenlerle hükmün bozulmasına ilişkindir.

2.Sanığın temyiz isteği, sigaraları düğünde dağıtmak için alması nedeniyle hakkında verilen mahkûmiyet kararının bozulmasına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.01.05.2015 tarihinde BP petrolde yakıt ikmalinde bulunan otomobilin durumu şüpheli bulunmuş, Cumhuriyet savcılığından alınan arama kararı ile sanık …’in kullandığı otomobilde yapılan aramada aracın bagajında 85 karton kaçak sigara ele geçirilmiştir.

2.Sanık … soruşturma ve kovuşturma aşamasında 29.09.2015 tarihinde verdiği savunmasında, ”Olay günü .. plakalı aracı babamdan gezmeye gideceğimi söyleyerek emaneten aldım. Kilis’te bir süre dolaştım, pasajlardan düğünümde dağıtmak için 85 karton sigara satın aldım, pasajlarda aldığım orta yaşlı kişiyi ise ismini ve kimlik bilgilerini bilmiyorum, daha sonra aracın bagajına sigaraları koydum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

3.Malen sorumlunun beyanı alınmamıştır.

IV. GEREKÇE
A. Nakil aracının iadesi hükmünün incelenmesinde;
Suç konusu 85 karton kaçak sigara, suçta kullanılan nakil aracı otomobilin, hacim ve miktar bakımından ağırlıklı bölümünü oluşturmamaktadır. Ele geçirilen kaçak eşyanın değeri ile nakil aracının değeri karşılaştırıldığında aracın müsaderesinin 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve hakkaniyete aykırılık teşkil edeceği anlaşılmakla, malen sorumlunun beyanının alınmamasında bir isabetsizlik görülmemiş, bu nedenle nakil aracının iadesine yönelik kararda hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B.Sanık … Hakkında 5607 Sayılı Kanun’a Muhalefet Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmünün İncelenmesinde;
1.Olay tutanağı, sanığın ikrarı ve tüm dosya kapsamına göre sanık …’in 85 karton kaçak sigarayı bulundurduğu sabit olmakla, sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmasında, suç tarihi ve ele geçen eşya nazara alındığında sanığın alt sınırdan mahkûmiyetine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

2.10.12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkra olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve

anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada soruşturma aşamasında ihtarat yapılmamış ise 1/2, ihtarat yapılmış ise 1/3 oranında indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı dikkate alınarak, 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen Geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası gereği ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR
A.Nakil Aracının İadesi Hükmü Yönünden;
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.10.2015 tarihli ve 2015/643 Esas, 2015/874 Karar sayılı kararında katılan … İdaresi vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan … İdaresi vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B.Sanık … Hakkında 5607 Sayılı Kanun’a Muhalefet Suçundan Kurulan Mahkûmiyet Hükmünün İncelenmesinde;
Gerekçe bölümünün (B-2.) bendinde açıklanan nedenle Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.10.2015 tarihli ve 2015/643 Esas, 2015/874 Karar sayılı kararına yönelik sanık ve katılan … İdaresi vekilinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

22.03.2023 tarihinde karar verildi.