YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/9265
KARAR NO : 2023/704
KARAR TARİHİ : 23.01.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/967 E., 2015/1081 K.
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyaların müsaderesi
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek onama
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.09.2015 tarihli ve 2015/967 Esas, 2015/1081 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının son cümlesi delaletiyle aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası ve 3 üncü maddesinin onuncu fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesinin ikinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesi,
5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası ve 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesi yollamasıyla 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 125 gün karşılığı 2.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, kaçak eşyanın ve nakil aracının müsaderesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanık müdafiinin temyiz isteği, sanığın sigaraları satma amacının olmadığına, pişman olduğuna, önleme araması kararı ile yapılan aramanın hukuka aykırı olduğuna, hükme esas alınamayacağına, bu hususun pozitif hukuk kuralları ve hukuk devleti ilkesi nazarında savunulabilir bir yanı olmadığına, bu nedenlerle sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine, delillerin hukuka uygun olduğu kabul edilse dahi herhangi bir kamu zararı oluşmadığına, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesinin hatalı ve hukuka aykırı olduğuna, sanığın sigara paketlerini kabullenmesi nedeni ile verilen ceza azami oranda olması gerekirken, asgari oranda olmasının hukuka aykırı olduğuna, usul ve yasaya aykırı kararın yapılacak inceleme neticesinde bozulmasına ilişkindir.
2. Sanığın temyiz isteği, yabancı uyruklu bir sığınmacı olarak kendi ülkesinde ticareti serbest olan bir ürünün ülkemiz kanunlarında ticaretinin yasaklanmış olduğunu bilmesinin söz konusu olmadığına, sigaranın bütün dünya üzerinde tüketimi olan bir madde olduğuna, bu konuda yasal işlem başlatılmasının ve verilen cezanın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre, suç tarihinde saat 01.20 sıralarında kolluk görevlilerinin İncirlik Park Alanı Ceyhan-Adana istikametinde önleme araması kararına istinaden yaptıkları uygulamada, durumundan şüphelenilerek durdurulan sanığın sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yapılan aramada, aracın kapı döşeme içlerinde ve arka koltuk altında bulunan gizli bölme içerisinde toplam 70 karton kaçak sigara ele geçirildiği anlaşılmıştır.
2. Sanık esas mahkemesinde alınan savunmalarında, üzerine atılı suçlamayı kabul ettiğini, nakil aracının kendisine ait olduğunu, sigaraları satmak için aldığını ve pişman olduğunu beyan etmiştir.
3. Suçta kullanılan nakil aracı için alınan 15.07.2015 tarihli bilirkişi raporunda; kaçak sigaraların ele geçirildiği bölmenin sonradan özel olarak emek ve malzeme sarf edilerek kaçakçılık fiilinin işlenmesini kolaylaştırmak ve suçun ortaya çıkmasını engellemek amacıyla, aracın orijinal yapısında bilinçli olarak değişiklik yapılmak suretiyle oluşturulduğu, ele geçen sigaraların aracın taşıma kapasitesine göre ağırlıklı kısmını teşkil etmese de suçta kullanılan aracın bu işe tahsis edilmiş olduğu ve araçtaki zulanın 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki tanıma uyduğu, bu nedenle nakil aracının müsadereyi gerektirecek unsurları taşıdığı, aracın suç tarihindeki kasko değerinin 17.000,00 TL olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
4. Suça konu kaçak sigaralar için alınan 13.07.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre, ele geçen 70 karton kaçak sigaranın gümrüklenmiş değerinin 4.700,60 TL olduğu belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
Sanık hakkında kurulan hüküm,
1. 10.12.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “23 üncü” fıkra olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasına eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı dikkate alınarak, 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen Geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2. Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası yerine, aynı Kanun’un 62 nci maddesinin ikinci fıkrasının gösterilmesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına muhalefet edilmesi,
3. Gün adli para cezasının paraya çevrilmesi sırasında 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin ikinci fıkrası yerine, aynı Kanun’un 52 nci maddesinin yazılması suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına muhalefet edilmesi,
4. 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5. 15.07.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre, suça konu kaçak sigaraların taşıma aracı yüküne göre miktar ve hacim bakımından ağırlıklı bölümünü oluşturmadığının tespit edildiği gibi miktar itibariyle daha küçük araçlarla da taşınması mümkün olduğundan ve yine işlenen suça nazaran aracın müsaderesinin 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin üçüncü fıkrası gereğince hakkaniyete de aykırı olacağı anlaşıldığından, 31 SAJ 040 plakalı nakil aracının zulasının sökülerek sahibine iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,
6. Gümrük Müdürlüğü’nün davaya katılan sıfatı ile kabul edildiği halde gerekçeli karar başlığında müşteki olarak gösterilmesi, nedenleriyle hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.09.2015 tarihli ve 2015/967 Esas, 2015/1081 Karar sayılı kararına yönelik sanık ve müdafiinin temyiz isteği yerinde
görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
23.01.2023 tarihinde karar verildi.