Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2019/9240 E. 2023/828 K. 26.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/9240
KARAR NO : 2023/828
KARAR TARİHİ : 26.01.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/462 E.,2015/616 K.
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na Muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Mersin 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.10.2015 tarihli ve 2015/462 Esas, 2015/616 Karar sayılı kararı ile sanığın 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun) muhalefet suçundan 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanun’un (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesi uyarınca 10 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hükmedilen kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca 6.000,00 TL adlî para cezasına çevrilmesine, sanık hakkında

hükmedilen hapisten çevrili adlî para cezasının 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca 12 eşit taksitte tahsiline, aynı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca hak yoksunluklarına ve 54 üncü maddesi uyarınca suça konu eşyanın müsaderesine karar verilmiştir.

2.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 22.11.2019 tarihli 2015/381299 sayılı tebliğname ile düzeltilerek onama görüşüyle Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanığın Temyiz Sebepleri
Verilen kararla mağdur olduğu için dosyanın yeniden incelenmesi talepli olup başkaca bir temyiz gerekçesi içermemektedir.

B.Katılan Gümrük İdaresi Vekilinin Temyiz Sebepleri
Sanık hakkında alt sınırdan ceza verilmesi ve takdiri indirim uygulanmaması gerektiği ile re’sen tespit edilecek hukuka aykırılıklar nedeniyle kararın bozulması talebine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Sanığın işlettiği iş yerinde usulüne uygun olarak yapılan aramada 38 adet yabancı menşeili ve kaçak cep telefonu ele geçirilmiştir.

2. Sanık savunmasında işyerinde işçi olarak çalıştığını, olay günü iş yerine gelen bir şahsın kendisine telefon satmak istediğini, telefonları incelediği sırada şahsın iş yerinden ayrıldığını, bu sırada polislerin gelerek arama yapacaklarını söylediğini, telefonları polislere kendisinin teslim ettiğini beyan etmiş, bildirilen kurum zararını ödemeyeceğini bildirmiştir.

3.Dosyada bulunan kaçak eşyaya mahsus tespit varakası ve 11.07.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre telefonların tamamının kaçak ve yabancı menşeili olduğu tespit edilmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Dava konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin 2 katının ödenmesi halinde; soruşturma evresinde etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmamış ise verilecek cezada 1/2 oranında, yapılmış ise 1/3 oranında indirim yapılacağı belirtilerek 7242 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca etkin pişmanlık ihtaratında bulunulması gerektiği de göz önünde bulundurulmak suretiyle;

10.12.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Yasanın 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkrası olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un (7242 sayılı Kanun) 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık

uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12 nci maddesinin ikinci fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,

2.Ele geçen kaçak cep telefonları yönünden dosya arasında bulunan ve soruşturma aşamasında Gümrük İdaresi tarafından hesaplanan 18.06.2015 tarihli kaçak eşyaya mahsus tespit varakasında suça konu eşyanın toplam CİF değerinin 13.600,00 TL, mahkeme aşamasında alınan 11.07.2015 tarihli bilirkişi raporunda ise toplam CİF değerinin 5.725,00 TL olarak belirtildiği anlaşılmakla suça konu eşya yönünden hesaplanan CİF değerlerine yönelik aradaki çelişki giderilerek sonucuna göre 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiüçüncü fıkrasının uygulanması hususunun değerlendirilmesi gerekmesi,

3.Suça konu kaçak eşyaların 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde tasfiye edilmişlerse tasfiye bedelinin hazineye irad kaydına, tasfiye edilmemiş iseler müsaderesine karar verilmesi;
Nedenleriyle bu hususlar hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Mersin 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.10.2015 tarihli ve 2015/462 Esas,2015/616 Karar sayılı kararına yönelik sanığın ve katılan Gümrük idaresi vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

26 .01.2023 tarihinde karar verildi.