Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2019/8620 E. 2023/847 K. 26.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/8620
KARAR NO : 2023/847
KARAR TARİHİ : 26.01.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet, suç üstlenmeye azmettirme suçu
HÜKÜM : Hükümlülük, kaçak eşyaların müsaderesi, tasfiye

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I. Sanık hakkında suç üstlenmeye azmettirme suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın Kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olmakla, hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II. Sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’a aykırılık suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
10.12.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Yasanın 8. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3. maddesinin 22. fıkrasının “23 üncü” fıkrası olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği (sanığa soruşturma aşamasında etkin pişmanlık ihtaratı yapılmadığı, bu cihetle kovuşturma aşamasında yapılacak ihtaratın sanık lehine olarak değerlendirilmek suretiyle indirim oranının 1/2 olarak bildirilmesi gerektiği de göz önünde bulundurulmak suretiyle) anılan madde uyarınca suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,

Kabule göre de;
1- Sanığın 05.01.2015 tarihli eylemi yönünden, olay tutanağı ve dosya kapsamına göre, kolluk görevlilerinin devriye görevi sırasında elinde 3 adet siyah poşetle beklemekte olan sanığa poşetler içerisinde ne olduğu sorulduğunda, sanık poşetlerde kaçak sigara olduğunu beyan ederek poşetleri kendi rızasıyla teslim ettiği ve 935 adet gümrük kaçağı sigaranın ele geçirildiği olayda; kaçak eşya konusunda arama yapılmasına dayanak teşkil eden mahkemece verilmiş usulüne uygun bir arama kararı olmadığı gibi, gecikmesinde sakınca olduğu gerekçesiyle Cumhuriyet Savcısı tarafından da verilmiş bir yazılı arama izni ya da Cumhuriyet Savcısına ulaşılamaması nedeniyle kolluk amirince verilmiş yazılı arama emri de bulunmaması karşısında, hukuka aykırı arama sonucu ele geçen eşyanın yasak delil niteliğinde olduğu ve bu eşyaların kaçak olmasının durumu değiştirmeyeceği nazara alındığında; suça konu sigaraları sattığı yönünde ikrarı da bulunmayan sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, Anayasanın 38/2, 5271 sayılı CMK’nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına göre hukuka aykırı surette elde edilen delillere de dayanılarak mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Ele geçen kaçak eşyanın, 5607 sayılı Kanunun 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK’nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken TCK’nun 54/1. maddesi gereğince müsaderesi yanında tasfiyesine de karar verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.