Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2019/3428 E. 2021/9759 K. 14.09.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/3428
KARAR NO : 2021/9759
KARAR TARİHİ : 14.09.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık … hakkında 6700 karton kaçak sigaranın ele geçirildiği iş yerinin olay tarihindeki kiracısı olduğundan bahisle kamu davası açılmış olup, sanığın savunmasında; iş yerinin mülk sahibi olan … teklifiyle para karşılığı suçu üstlenerek buna göre iş yeri kira sözleşmesi tanzim ettiklerini, olay tarihinde … ilçesinde değil de çobanlık yapmakta olduğu … ilinde bulunmakta olduğunu belirttiği, … İlçe Emniyet Müdürlüğünce tanzim edilen 12/05/2015 tarihli tutanakta da sanığın suç tarihinde iş yerini kullanmadığı, iş yeri ve çevresinde tanınmadığı, iş yerinin sürekli el değiştirmesi sebebiyle suç tarihinde iş yerini işletmekte olan şahsın tespitinin mümkün olmadığının belirtilmesi karşısında, sanığın olay tarihinde kullandığı cep telefonu numarasının HTS dökümünün sinyal bilgilerini içerir biçimde getirtilip, gerektiğinde Medeni Akakuş’un dinlenilerek neticesine göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra, aynı Yasanın 3/10. ve 3/22. madde ve fıkraları gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
2- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3- Hükümden sonra 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bir karar verilmesinin gerekmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.