YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/2932
KARAR NO : 2021/8652
KARAR TARİHİ : 28.06.2021
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, aracın müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Katılan … İdaresi vekilinin temyiz talebine yönelik yapılan incelemede;
16/01/2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen iddianame ekli duruşma gününü bildirir davetiye ile davadan haberdar edilen Gümrük İdaresi’nin duruşmaya gelmediği ve usulüne uygun katılma talebinde bulunmadığı anlaşılmakla, suçtan zarar gören Gümrük İdaresi vekilinin vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II) O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talebine yönelik yapılan incelemede;
1. Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2. Sanığın tekerrüre esas sabıka kaydı bulunduğu halde TCK’nun 58. maddesinin uygulanmaması;
3. Sanığın tekerrüre esas alınan adli sicil kaydının 4733 sayılı Yasaya Muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin olduğu anlaşılmış olup, hükümden sonra 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamla ilgili öncelikle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı mahkemesinden araştırılarak, neticesine göre söz konusu ilamın tekerrüre esas alınıp alınmayacağının değerlendirilmesi gerekmesi,
4. Sanık hakkında doğrudan verilen adli para cezasının günlüğü 20,00 TL’den paraya çevrilmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK’nun 52/2. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
5. Dava konusu eşyanın müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle TCK’nun 54/4. madde ve fıkrası yerine TCK’nun 54/1. madde ve fıkrasının gösterilmesi suretiyle CMUK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.