Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2019/10743 E. 2023/5112 K. 23.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/10743
KARAR NO : 2023/5112
KARAR TARİHİ : 23.05.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/1314 E., 2018/594 K.
MALEN SORUMLU : …
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
SUÇ TARİHLERİ : 16.11.2012- 27.01.2013- 06.12.2012
HÜKÜM : Sanık …’ın beraatine, 79 DE 038 plakalı nakil aracının
müsaderesine yer olmadığına; Sanık …’ın 16.11.2012 ve
27.01.2013 tarihli eylemleri yönünden beraatine, eşyaların
müsaderesine yer olmadığına; Sanık …’ın 06.12.2012 tarihli
Eylemi yönünden mahkûmiyetine, kaçak eşyanın müsaderesine,
…plakalı nakil aracının müsaderesine yer olmadığına
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerini reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.a) Kilis Cumhuriyet Başsavcılığının 25.12.2012 tarihli 2012/1972 Esas sayılı iddianamesi ile sanıklar … ve… hakkında 06.12.2012 tarihli eylemleri yönünden 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci ve ikinci cümleleri ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 53 ve 54 üncü maddeleri uyarınca cezalandırılmaları için açılan kamu davasında Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.03.2013 tarihli ve 2012/990 Esas, 2013/185 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında kaçakçılık suçundan 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası ile 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddeleri uyarınca sonuç olarak hapisten çevrili 3.000,00 TL adlî para cezası ve 80,00 TL gün karşılğı adlî para cezası ile cezalandırılmalarına, kaçak eşyanın müsaderesine, … plakalı nakil aracının müsaderesine yer olmadığına karar verilmiştir.

b) Anılan kararın sanıklar ve katılan … İdaresi vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 09.11.2015 tarihli ve 2014/27986 Esas, 2015/21464 Karar sayılı kararıyla; sanık … hakkındaki mahkûmiyet hükmünün onanmasına, sanık …’ın temyiz istemi yönünden “…5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin tartışılması…” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

c) Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.12.2015 tarihli ve 2015/1312 Esas, 2015/1161 Karar sayılı kararı ile aynı mahkemenin 2015/1314 Esas sayılı dosyası ile 5271 sayılı Kanun’un 8 …, 9 uncu ve 10 uncu maddeleri gereğince birleştirilmesine kararı verilmiştir

2.a) Kilis Cumhuriyet Başsavcılığının 26.12.2012 tarihli ve 2012/1988 Esas sayılı iddianamesi ile sanık … hakkında 16.11.2012 tarihli eylemi yönünden 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası ile 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü, 54 üncü ve 58 … maddeleri uyarınca cezalandırılması için açılan kamu davasında Kilis 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 14.02.2013 tarihli ve 2012/993 Esas, 2013/101 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kaçakçılık suçunu işlediği sabit olmadığından 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine, suça konu eşyanın iadesine karar verilmiştir.

b) Anılan kararın katılan … İdaresi vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 09.11.2015 tarihli ve 2014/23105 Esas, 2015/21349 Karar sayılı kararı ile “…Zincirleme menşei araştırmasının tamamlanması ve 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin tartışılması…” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiş ve bozma sonrası dosya Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/1314 Esas sırasına kayıt edilmiştir.

3.a) Kilis Cumhuriyet Başsavcılığının 21.02.2013 tarihli ve 2013/357 Esas sayılı iddianamesi ile sanıklar … ve … hakkında 27.01.2013 tarihli eylemleri yönünden 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası ile 5237 sayılı Kanun’un 53 ve 54 üncü maddeleri uyarınca cezalandırılmaları için açılan kamu davasında Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.05.2013 tarihli ve 2013/392 Esas, 2013/357 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında kaçakçılık suçunu işlediklerinin sabit olmaması nedeniyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatlerine, suça konu eşyanın iadesine karar verilmiştir.

b) Anılan kararın katılan … İdaresi vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 04.05.2017 tarihli ve 2014/34995 Esas, 2017/3913 Karar sayılı kararıyla; “… yol kontrolü sonucu sanıkların sevk ve idaresindeki araçtan 41640 adet terlik yüzünün ele geçtiği olayda; sanık …’ın ele geçirilen terlik yüzleri nedeniyle mahkemede yargılandığını, terlik yüzlerinin yedi emin olarak iade edildiğini beyan ettiği, sanığın 16.11.2012 tarihli eyleminde 120.000 adet gümrük kaçağı bayan ayakkabı terlik yüzünün ele geçirildiği görülmekle; suça konu terlik yüzlerinin sanığa yediemin olarak teslim edilen eşyalar olup olmadığının incelenmesi, gerektiğinde tüm benzer dosyaların birleştirilmesi ve suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi…” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

c) Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.06.2017 tarihli ve 2017/244 Esas, 2017/258 Karar sayılı kararı ile aynı mahkemenin 2015/1314 Esas sayılı dosyası ile 5271 sayılı Kanun’un 8 …, 9 uncu ve 10 uncu maddeleri gereğince birleştirilmesine kararı verilmiştir

4.Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.10.2018 tarihli ve 2015/1314 Esas, 2018/594 Karar sayılı kararı ile sanık …’ın 27.01.2013 tarihli eylemi, sanık …’ın 27.01.2013 ve 16.11.2012 tarihli eylemleri nedeniyle kaçakçılık suçunu işledikleri sabit olmadığından 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatlerine, suça konu eşyanın iadesine , 79 DE 038 plakalı nakil aracının müsaderesine yer olmadığına, sanık …’ın 06.12.2012 tarihli eylemi nedeniyle kaçakçılık suçundan 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci ve ikinci cümleleri , 5237 sayılı Kanun’un 62 nci, 52 nci ve 54 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 1 … 10 gün hapis cezasının sanığın cezada kazanılmış hakkı gözetilerek 3.000,00 TL adlî para cezası ve 100,00 TL gün karşılığı adlî para cezası ile cezalandırılmasına, suça konu eşyanın müsaderesine, 27 YF 059 plakalı nakil aracının müsaderesine yer olmadığına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan … İdaresi Vekilinin Temyiz İsteği; sanıklar Adem ve Fayat için 27.01.2013 tarihli eylemleri nedeni ile beraatlerine karar verilmesine, sanık … hakkında 06.12.2012 tarihli eylemi yönünde aracın müsaderesine karar verilmemesine ve re’sen nedenler ile hükmün bozulması talebine ilişkindir.

B. Sanık … Müdafiinin Temyiz İsteği; sanığın beraatine karar verilmesi talebi ile hükmün bozulmasına ilişkindir,

III. OLAY VE OLGULAR
1.a) 15.11.2012 tarihinde saat 20.00 sıralarında sanığın Suriye sınır hattından kaçak malzeme getireceğinin öğrenilmesi üzerine, Akıncılar köyü girişi ve sınır hattının gözlemlenmeye başlandığı ve Akıncılar köyünün doğusunda sınır hattına bir aracın ışıklarını söndürerek yanaştığı ve bir süre sonra oradan ayrılarak Akıncı köyüne ilerlediği, sanık …’ın evinin önünde durduğu ve araçtan çuvalları indirerek eve taşıdıkları, aynı aracın aynı bölgeden iki sefer daha malzeme getirerek köye bıraktığının görülmesi üzerine sanığın ikametinde 16.11.2012 tarihinde 07.15 sıralarında Cumhuriyet savcısının arama kararı ile yapılan aramada sanığın evi ve eklentilerinde suç unsurunun tespit

edilemediği ancak; bitişiğinde Avaş Kılınç’a ait evin kullanılmadığı görülerek sanık … ile birlikte kullanılmayan eve ve eklentilerine girildiğinde evin avlusunun sol tarafında bulunan odada 40 adet beyaz çuvalın bulunduğu tespit edilerek çuvalların içerisinden 120.000 adet gümrük kaçağı bayan ayakkabı terlik üstünın ele geçirildiği, sanığın ele geçen eşyaların kendisine ait olduğunu söylediği ve 14.11.2012 tarihli Zirve Ticaret tarafından Tuna Plastik limited şirketi adına düzenlenen 420 kg ve 320 kg terlik yüzü olduğu tespit edilen faturayı sunduğu anlaşılmıştır.

b) Sanık … suça konu eşyaların kaçak olmadığını, 14.11.2012 tarihinde Tuna Plastik isimli şirketten , Gaziantep ilinden kira karşılığında işletmek için alıp köye getirdiğini, burada bayanlar tarafından işlenen malzemeleri tekrar Gaziantep’e götüreceğini savunmuştur.

c) Kovuşturma aşamasında; dosyada İthalat – ihracat (…) tarafından Zirve Ticaret adına düzenlenen 29.09.2012 tarihli faturada eşyanın 1.000 kg terlik yüzü, yine 13.11.2012 tarihli faturada eşyanın 583 kg terlik yüzü olduğu ve Zirve Ticaret tarafından 03.10.2012 tarihli gider pusulasında 1.000 kg terlik yüzü olduğu, yine Mustafa … tarafından 28.06.2012 tarihli gümrük giriş beyannamesi ile 317 kap 8.494 kg terlik yüzü ve ayakkabı – terlik aksamları ithalatının yapıldığına dair gümrük giriş beyannamelerinin bulunduğu görülmüştür.

d) Hazırlık ve kovuşturma aşamasında sunulan faturalar üzerinde yapılan inceleme sonucu 03.01.2012 ve 21.03.2017 tarihli bilirkişi raporlarında; söz konusu faturaların ve gümrük giriş beyannamelerinin Zirve Ticaret ve …’ın işyeri defterlerine usulüne uygun olarak kayıt edildiği bildirilmiştir.

e) Fatura düzenleyicisi firma yetkilileri beyanlarında:
Zirve Ticaret yetkilisi …; kendisine ait olan … Ticaret ünvanlı firmanın tekstil ürünlerini ithal ve ihraç ettiğini, Mustafa … isimli şahsı tanımadığını, ancak…lastiğe deri ürünleri sattığını ve alım satımları da faturalandırdığını, dosyaya sunulan gider pusulasını kendisinin kestiğini

Tuna Plastik Sanayi… Limited Şirketi yetkilisi Kenan Şan; iddianamede belirtilen 120.000 teklik üstünün kendisine gelmesinin mümkün olmadığını, firmanın tek seferde bu kadar yüklü miktarda ürün almadığını, olayla alakasının olmadığını, bitmiş ürün almadıklarını, terliğin sayasını yani yüz kısmını aldıklarını,

Mustafa … ise; Kilis’te ikamet ettiğini, sanıkları tanımadığını, olay tarihinde terlik, çanta ve aksesuar ticareti ile uğraştığını, gösterilen 29.09.2012 tarihli faturanın kendilerine ait olduğunu, … ile olay tarihinde iş yaptıklarını,
Beyan etmişlerdir.

2.a) 27.01.2013 tarihinde; Kolluk görevlilerince yapılan yol kontrolü sonucu sanık …’ın sevk ve idaresinde yanında …’ın bulunduğu araçta Cumhuriyet savcısının arama kararı uyarınca saat 20.00 sıralarında yapılan aramada 41.640 adet terlik yüzü ele geçirilmiştir.

b) Sanık …; çuvallar içinde terlik yüzleri (saya) olduğunu, bu terlik yüzlerini yediemin olarak Öncüpınar Gümrük Müdürlüğünden teslim aldığını savunmuş ve Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.12.2012 tarihli ve 2012/993 E sayılı yazıları dosyaya ibraz etmiştir.

c) Sanık …; diğer sanık …’ın arayarak elindeki terlik yüzlerini köyden Kilis merkeze taşımasını istediğini 150,00 TL karşılığında anlaştıklarını, Fayat’ın yediemin teslim tutanağını gösterdiğini, suçlamayı kabul etmediğini beyan etmiştir.

d) Dosyada mevcut nakliyeci … tarafından Fayat Kiliç adına düzenlenen 27.01.2013 tarihli faturada terlik yüzü nakliyesi olduğunun yazılı olduğu, 28.12.2012 tarihli teslim ve tesellüm tutanağında, Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.12.2012 tarihli ve 2012/993 sayılı karar yazıları ile sanığa iadesine karar verilen 120.000 adet bayan terlik sayası cinsi eşyanın sanığa iade edildiği anlaşılmıştır.
e) … plakalı nakil aracının sanık … adına kayıtlı, 2009 model Hyundai marka, açık kasa kamyonet olduğu ve 29.01.2013 tarihinde siciline şerh konulduğu belirlenmiştir.

3.a) 06.12.2012 tarihinde saat 04.00’da Kilis Akıncı köyünde ikamet eden …’ın Suriye hattından kaçak malzeme getireceği bilgisi üzerine olay günü sanık … ‘ın evinin takibe alındığı, Suriye sınır hattından bir traktör sesi geldiği ve aracın Akıncı köyünden Oylum istikametine … gittiği ve Akıncı köyüne bağlı dere mevkiinde bir araç ile görüştüğü, araç ile birlikte Akıncı köyü köprüsünden ileri gittiği ve durduğu, dürbün ile bakıldığında Suriye sınır hattından kalabalık bir grup şahsın sırtlarında beyaz çuvalları park hâlinde bulunan araca yüklediğinin görülmesi üzerine aracın durdurulduğu, Suriyeli şahısların çuvalları yol kenarına bırakarak kaçmaya başladıkları, yapılan takip sonucu kaçan Suriye uyruklu Gazel İbrahim ve Valid İbrahim isimli şahısların yakalandığı, Suriye sınır hattına yakın yerde traktörün durduğu ve üzerinde çuvalların bulunduğunun tespit edildiği, araçta şoför Fayat ve oğlu Serkan…’ın yakalandığı, yapılan aramada toplam 16.800 adet ayakkabı sayası (terlik yükü), 4300 adet ayakkabı süsü, 19 top (850 metre) ayakkabı kumaşı, 2 teneke (35) litre zeytinyağı ve 14 tek numune olduğu değerlendirilen bayan terliği ele geçirilmiştir.

b) Sanık …; suçlamayı kabul etmediğini, ayakkabı sayaları, kumaşları ve terlikleri faturalı aldığını, zeytinyağlarının ise kendi üretimleri olduğunu ve kaçak olmadığını savunmuştur.

c) Mahkemece 28.12.2012 tarihli keşifte dinlenen bilirkişi beyanında; ele geçen ayakkabı sayası, terlik süsü, kumaş, zeytinyağı ve terliklerin yabancı menşeli olduğunu beyan etmiştir.

d) Müsaderesi talep edilen suçta kullanılan …plakalı nakil aracının … adına kayıtlı olup, 1992 model Mazda marka minibüs olduğu, 7.000,00 TL araç değerinin bulunduğu ve 13.12.2012 tarihinde siciline şerh verildiği anlaşılmıştır.

e) Malen sorumlu …; söz konusu aracın kendi üzerine kayıtlı olduğunu, sanıkları tanımadığını, ancak bu aracı 20.04.2011 tarihinde Cuma isminde bir arkadaşına 2.750,00 TL karşılığında sattığını 1.000,00 TL kadarını aldığını, gerisini istediği halde vermediğini, daha sonra aracın suçta kullanıldığını öğrendiğini, suçla da bir ilgisinin olmadığını beyan etmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … ve … Hakkında 27.01.2013 Tarihli Eylemleri Nedeni ile Kurulan Beraat Hükümleri Yönünden
Sanıklar … ve …’ın yargılama konusu eylemleri için 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü, 5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin sanıkların 25.04.2013 tarihli savunmaları olduğu ve bu tarihten temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

B. Sanık … Hakkında 16.11.2012 Tarihli Eylemi Nedeni ile Kurulan Beraat Hükmü Yönünden
15.11.2012 tarihinde saat 20.00 da istihbari çalışmalar ile sanığın Suriye sanır hattından kaçak malzeme getireceğinin öğrenilmesi üzerine Akıncılar köyü girişi ve sınır hattının gözlemlenmesi sonucu Akıncılar köyünün doğusunda sınır hattına bir aracın ışıklarını söndürerek yanaştığı ve bir süre sonra oradan ayrılarak Akıncı köyünde sanık …’ın evine çuvalları indirdiği ve aynı aracın aynı bölgeden iki sefer daha malzeme getirerek köye bıraktığının görülmesi üzerine 16.11.2012 tarihinde 07.15 sıralarında Cumhuriyet savcısının arama kararı ile sanığın ikametinde yapılan aramada suç unsurunun bulunmadığı ancak bitişiğinde Avaş Kılınç’a ait olduğu tespit edilen ve kullanılmayan ev ve eklentilerinde yapılan aramada, evin odasında beyaz çuvallar tespit edilerek yapılan sayımda 40 adet beyaz çuvallar içerisinden 120.000 adet gümrük kaçağı bayan ayakkabı terlik üstü ele geçirildiği, sanık …’ın ele geçen eşyaların kendisine ait olduğunu söyleyerek 14.11.2012 tarihl… Ticaret tarafından … Plastik şirketi adına düzenlenen iki adet fatura, İthalat – ihracat (…) tarafından … Ticaret adına düzenlenen 29.09.2012 ve 13.11.2012 tarihli faturalar…Ticaret tarafından 03.10.2012 tarihli gider pusulası ile Mustafa …’ın firmasına ait eşyanın ithaline dair 28.06.2012 tarihli gümrük giriş beyannamesinin ibraz edildiği; yapılan bilirkişi incelemesinde sunulan faturaların ve gümrük giriş beyannamelerinin Zirve Ticaret ve …’a ait firmaların defterlerine usulüne uygun olarak kayıt edildiğinin bildirildiği, eşyaların adet olarak ele geçirildiği fatura düzenleyicisi…Ticaret yetkilisi … ile …’ın beyanlarında sunulan faturaların şirketleri tarafından düzenlendiklerini beyan ettikleri ancak sanık …’ın suça konu terlik yüzlerini kira karşılığı işlemek üzere aldığını beyan ettiği, … Plastik Sanayi… Limited Şirketi yetkilisi Kenan … iddianamede belirtilen 120.000 terlik üstünün kendisine gelmesinin mümkün olmadığını , firmanın tek seferde bu kadar yüklü miktarda ürün almadığını, olayla alakasının olmadığını, bitmiş ürün almadıklarını söylemesi, sunulan faturalarda eşya miktarı kilogram olarak belirtildiği halde dosya kapsamındaki eşyanın adet olarak ele geçirilmesi nedenleriyle faturaların yakalanan eşyayı temsil etmediği ve 16.11.2012 tarihli olay tutanağı gereğince kaçak eşyanın ele geçiriliş şekli karşısında dosya kapsamına göre sanığın dava konusu eşyaları gümrük işlemlerine tabi tutmaksızın yasal olmayan yollardan ülkemize soktuğu sabit olduğundan 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi gereğince mahkûmiyeti yerine oluşa ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle beraatine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

C. Sanık … Hakkında 06.12.2012 Tarihli Eylemi Nedeni ile Kurulan mahkûmiyet Hükmü Yönünden
Ele geçen kaçak eşyaların sanık tarafından Suriye uyruklu kişiler ile birlikte gümrük işlemlerine tabi tutulmaksızın ülkemize sokulurken yakalanması karşısında sanığın üzerine atılı kaçakçılık suçunun sübuta erdiği, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, sanık müdafii ve katılan … İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

Ancak;
1. Dava konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katının ödenmesi hâlinde; soruşturma evresinde etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmamış ise verilecek cezada 1/2 oranında, yapılmış ise 1/3 oranında indirim yapılacağı belirtilerek 7242 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca etkin pişmanlık ihtaratında bulunulması gerektiği de göz önünde bulundurulmak suretiyle;
10.12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’un 8 … maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkra olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 … maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiüçüncü fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması hâlinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması hâlinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmıştır. 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası gereği ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının mahkemesince saptanması zorunluluğu bozmayı gerektirmiştir.

2. Suçta kullanılan 27 YF 059 plakalı aracın kayıt maliki …’in beyanında aracı Cuma isminde bir arkadaşına sattığını beyan etmesi, araçta gümrüklenmiş değeri 60.928,21 TL olan muhtelif gümrük kaçağı eşyaların yakalandığı olayda, suça konu kaçak eşyanın, taşıma aracının yüküne göre miktar veya hacim bakımından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturması ve kaçak eşyanın değeri ile iadesine karar verilen nakil vasıtasının değeri göz önüne alındığında, 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin üçüncü fıkrasına göre araç müsaderesinin hakkaniyete aykırı olmayacağı gözetilerek nakil aracının müsaderesi yerine iadesine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

3. Sanık … hakkında kaçakçılık suçundan ana dosyada suç tarihinin 16.11.2012, iddianame tarihinin 26.12.2012; birleşen dosyasında ise suç tarihinin 06.12.2012, iddianame tarihinin 25.12.2012 olduğu gözetilerek olaylar arasında hukukî kesinti bulunmadığından sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A. Sanık … ve … Hakkında 27.10.2013 Tarihli Eylemleri Nedeni ile Kurulan Beraat Hükümleri Yönünden
Gerekçe bölümünde (A) bedinde açıklanan nedenlerle Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.10.2018 tarihli ve 2015/1314 Esas, 2018/594 Karar sayılı kararına yönelik katılan … İdaresi vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 … maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE, dava konusu eşyanın 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereği müsaderesine, 79 DE 038 plakalı nakil aracının sahibine iadesine, üzerindeki tedbir şerhinin kaldırılmasına,

B. Sanık … Hakkında 16.11.2012 Tarihli Eylemi Nedeni ile Kurulan Beraat Hükmü Yönünden
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenlerle Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.10.2018 tarihli 2015/1314 Esas, 2018/594 Karar sayılı kararına yönelik katılan … İdaresi vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 … maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

C. Sanık … Hakkında 06.12.2012 Tarihle Eylemi Nedeni ile Kurulan Mahkûmiyet Hükmü Yönünden
Gerekçe bölümünde (C) bendinde açıklanan nedenlerle Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.10.2018 tarihli 2015/1314 Esas, 2018/594 Karar sayılı kararına yönelik sanık … müdafii ve katılan … İdaresi vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 … maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

23.05.2023 tarihinde karar verildi.