Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2019/10557 E. 2021/13124 K. 21.10.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/10557
KARAR NO : 2021/13124
KARAR TARİHİ : 21.10.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Sanık … hakkında beraat, sanıklar … ve … hakkında hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Katılan … İdaresinin sanık … hakkındaki beraat hükmüyle sınırlı temyiz isteminin incelenmesinde;
Kolluk kuvvetlerince yapılan istihbari çalışmalarda, sanık …’ın doğu ve güneydoğu illerinden temin ettiği yüklü miktardaki kaçak sigarayı kendi ikameti ile ikametinin bir alt katında depo olarak kullandığı kiracısının ikametinde sakladığı, sigaraları kendine ait nakil vasıtasıyla şehre dağıtarak piyasaya süreceği bilgisinin edinilmesi üzerine yapılan araştırmada, şehrin başka bir noktasında bahse konu aracın park halinde olduğu, sanık …’ın ise aracının yanında 3 adet siyah poşet ile beklemekteyken görüldüğü, imzaladığı tutanakta sanığın poşetlerde kaçak sigara olduğu beyan edip 105 karton kaçak sigara ele geçirildiği, gecikmesinde sakınca bulunan hal nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığından alınan yazılı arama emri üzerine, sanık …’ın ikametinde suç unsuruna rastlanmamış ise de kiracısı ile kendine ait ikametin merdivenleri arasında yüklü miktarda toplam 373 karton kaçak sigara ele geçirildiği suça konu olayda; sanık …’ın bizzat yanında ele geçirilen kaçak sigaralar ile aynı suç ihbarına konu iki daire arasındaki merdivende bulunan kaçak sigaralar dikkate alınarak sanık …’ın mahkumiyetine hükmedilmesi gerekirken yerinde görülmeyen gerekçeyle beraatine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, katılan … İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
II-Sanıklar … ve …’ın haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
1-Sanıklar hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. ve 3/10. madde ve fıkraları gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden 5607 sayılı Yasanın 3/18-abc maddesi gereğince yazılı şekilde hüküm tesisi,
2-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3-Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.04.2014 tarihli, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16.05.2017 tarih, 2015/398 Esas ve 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanık …’ın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK’nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 10.05.2015, iddianame düzenleme tarihinin ise 08.07.2015 olduğu,
Daha önce 23/09/2021 tarihinde bozulmasına karar verilen Dairemizin 2019/4464 Esas – 2021/10662 Karar sayılı Kayseri 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/474 E.- 2015/493 K. sayılı dosyasında suç tarihinin 07.05.2015, iddianame düzenleme tarihinin ise 29.05.2015 olduğu,
Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK’nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
4-Sanık … hakkında hükmedilen adli para cezasının 5 eşit taksitle tahsiline karar verilirken uygulama maddesi olan TCK’nun 52/4. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nun 232/6. madde ve fıkrasına aykırı davranılması,
5- 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
6- Suça konu kaçak eşyaların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK’nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine ile yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde numunelerin imhası suretiyle tasfiyesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar … ve …’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.