Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2019/10332 E. 2023/3223 K. 04.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/10332
KARAR NO : 2023/3223
KARAR TARİHİ : 04.04.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/414 E., 2015/995 K.
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Gaziantep 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.10.2015 tarihli ve 2015/414 Esas, 2015/995 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kaçakçılık suçundan 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası, onuncu fıkrası ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesi, 53 üncü maddesi, 54 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 100,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, eşya

müsaderesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi; verilen cezanın haksız ve ağır olduğuna, eylemin suç olduğunu bilmediğine, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken verilmediğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Kolluk görevlilerince yapılan yol kontrolü sırasında Gaziantep 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 30.03.2015 tarihli, 2015/1702 Değişik İş sayılı önleme araması kararı ile sanığın yolcusu bulunduğu minibüste yapılan aramada sanığa ait 200 karton kaçak sigara ele geçirildiği anlaşılmıştır.

2.Kaçak eşyaya mahsus tespit varakası dava dosyasında bulunmaktadır.

3.Sanığın savunmasında atılı suçu ikrar ettiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Sanığın uhdesinde Dairemiz uygulamalarına göre ticari miktar ve mahiyette olan 200 karton kaçak sigara ele geçirilmiş olması ve sanığın ikrarı ile 5237 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan ”Ceza Kanunlarını bilmemek mazeret sayılmaz” şeklindeki düzenleme karşısında, sanığın eyleminin sübuta erdiği belirlenmekle, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2.5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için hükmolunan cezanın 2 yıl veya daha az süreli hapis cezası veyahut adlî para cezası olması gerekmektedir. Sanık hakkında hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi mümkün olmayıp hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3.Yapılan arama işlemine dayanak olarak gösterilen Gaziantep 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 30.03.2015 tarihli, 2015/1702 Değişik İş sayılı önleme arama kararının aslı ya da onaylı örneği denetime olanak verecek şekilde dosyaya getirtilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

4.Dava konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin 2 katının ödenmesi halinde; soruşturma evresinde etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmamış ise verilecek cezada 1/2 oranında, yapılmış ise 1/3 oranında indirim yapılacağı belirtilerek 7242 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca etkin pişmanlık ihtaratında bulunulması gerektiği de göz önünde bulundurulmak suretiyle;

10.12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkra olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası

uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmıştır. 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası gereği ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının mahkemesince saptanması ve sonucuna göre uygulama yapılmasında zorunluluk bulunması bozmayı gerektirmiştir.

5.Sanığın 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası ve aynı maddenin onuncu fıkrası gereği mahkûmiyetine karar verilmesi sırasında bu hükümlere atıf yapan aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına muhalefet edilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

6.5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi ile anılan maddede yapılan değişiklik ve Anayasa Mahkemesinin 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmaktadır.

7.Dava konusu eşyanın müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası yerine aynı Kanun’un 54 üncü maddesinin gösterilmesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına muhalefet edilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Gaziantep 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.10.2015 tarihli ve 2015/414 Esas, 2015/995 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

04.04.2023 tarihinde karar verildi.