Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2019/10201 E. 2023/4261 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/10201
KARAR NO : 2023/4261
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜMLER :1.Sanığın 07.04.2014 tarihli birleşen dosyadaki eylem nedeniyle beraati,
2.Sanığın 13.11.2014 tarihli ana dosyadaki eylem nedeniyle mahkûmiyeti, kaçak eşyanın müsaderesi
TEMYİZ EDENLER : Katılan Gümrük İdaresi vekili, sanık müdafii
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Kısmî onama, kısmî düzelterek onama

Sanık hakkında verilen kararlara ilişkin olarak; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Bakırköy 34. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.10.2015 tarihli ve 2014/682 Esas, 2015/599 Karar sayılı kararı ile sanığın 07.04.2014 tarihli birleşen dosyadaki eylem nedeniyle beraatine, 13.11.2014 tarihli ana dosyadaki eylem nedeniyle ise 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun)
muhalefet suçundan aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci ve onuncu fıkraları ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci ve 52 nci maddeleri uyarınca 2 yıl 6 … hapis ve 100,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, suça konu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmiştir.

2.Yukarıda bahsi geçen kararın, katılan Gümrük İdaresi vekili ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 05.12.2019 tarihli ve 7-2015/402272 sayılı, onama ve düzelterek onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1.Katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz sebepleri; kararın usul ve kanuna aykırı olduğu belirtilerek bozulması talebine ilişkindir.

2.Sanık müdafiinin temyiz sebepleri; sanık hakkında atılı suç nedeniyle şüphenin var olduğu belirtilerek şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.13.11.2014 tarihli ana dosyaya konu olayda; THY’ye ait uçakla Tiflis’ten hareketle Atatürk Hava Limanı’na gelen sanığın, giriş işlemlerini müteakip gelen yolcu salonu içerisinde bulunan ve “gümrüğe tabi eşyam yoktur” anlamına gelen yeşil hattı ve gümrük kontrol noktasını da geçtikten sonra Türkiye’ye giriş yapmak üzere iken çıkış kapısında şüphe üzerine durdurulması ve bagajlarında şüpheli yoğunluk tespit edilmesi üzerine yapılan aramada, sanığa ait iki adet valizde 150 karton kaçak sigara ele geçirildiği anlaşılıyor.
07.04.2014 tarihli birleşen dosyaya konu olayda; Atatürk Hava Limanı’nda Batum’dan Türkiye’ye giriş yapan … Akbalık isimli şahıs tarafından yurda sokulan 123 karton kaçak sigara için şahsın yargılama aşamasında, mahkemece alınan savunması sırasında, sigaraların …’a ait olduğunu, sigaralara karşılık kendisine para vereceğini belirtmesi üzerine, … Akbalık hakkında verilen ve temyiz edilmeden kesinleşen hüküm sırasında sanık … hakkında da suç duyurusunda bulunulması ile sanık hakkında dava açıldığı ve dosyanın 13.11.2014 tarihli eyleme konu ana dosya ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılıyor.

2.Sanığın 13.11.2014 tarihli olaya ilişkin savunmasında; Tiflis’ten aldığı sigaraları hediye amaçlı olarak yurda getirdiğini, girişte bildirmesi gerektiğini bilmediğini, kesinlikle ticari bir amacı olmadığını beyan ettiği görülüyor.
Sanığın 07.04.2014 tarihli olaya ilişkin savunmasında; … Akbalık’ın akrabası olduğunu, sigaraların kendisine ait olmadığını, …’ın hava limanında kaçak sigara ile yakalandığından haberi olmadığını, aralarında husumet olduğunu, bu nedenle ismini vermiş olabileceğini beyan ettiği görülmüştür.

3.Dosyada mevcut kaçak eşyaya mahsus tespit varakasına göre, 13.11.2014 tarihli olay sırasında ele geçen 150 karton kaçak sigaranın gümrüklenmiş değerinin 12.798,16 TL olarak belirlendiği görülmüş olup, bu değerin suç tarihi itibariyle Dairemiz kabulüne göre pek hafif olduğu anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A.Birleşen Dosyaya Konu 07.04.2014 Tarihli Eylem Yönünden
… Akbalık’ın atfı cürüm niteliğindeki beyanları dışında, sanığın savunmasının aksine

mahkumiyetini gerektirir her türlü şüpheden uzak, kesin, yeterli ve suça konu kaçak sigaralar ile bağlantılı olduğunu gösteren somut bir delil bulunmaması karşısında mahkemenin beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.

B.Ana Dosyaya Konu 13.11.2014 Tarihli Eylem Yönünden
Olayın oluş biçimi, sanığın beyanları, ele geçirilen kaçak eşyanın ticari miktar ve mahiyette olması ile eşyanın yakalanma şekli göz önüne alındığında, atılı suçun sanık tarafından işlendiğine dair sübuta yönelik mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Ancak;
1.Dava konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katının ödenmesi halinde; soruşturma evresinde etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmamış ise verilecek cezada 1/2 oranında, yapılmış ise 1/3 oranında indirim yapılacağı belirtilerek 7242 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca etkin pişmanlık ihtaratında bulunulması gerektiği de göz önünde bulundurulmak suretiyle;
10.12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’nun 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkra olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiüçüncü fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmış olup 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası kapsamında ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının mahkemesince saptanması ve sonucuna göre uygulama yapılmasında zorunluluk bulunması,

2.5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 tarih ve 31100 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi ile anılan maddede yapılan değişiklik ve Anayasa Mahkemesi’nin 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR
A.Birleşen Dosyaya Konu 07.04.2014 Tarihli Eylem Yönünden
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenlerle Bakırköy 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.10.2015 tarihli ve 2014/682 Esas, 2015/599 Karar sayılı karar katılan Gümrük İdaresi vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B.Ana Dosyaya Konu 13.11.2014 Tarihli Eylem Yönünden
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenlerle Bakırköy 34. Asliye Ceza Mahkemesinin,
14.10.2015 tarihli ve 2014/682 Esas, 2015/599 Karar sayılı kararına yönelik katılan Gümrük İdaresi vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden, hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye kısmen uygun kısmen aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

04.05.2023 tarihinde karar verildi.