Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2018/5795 E. 2018/11922 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5795
KARAR NO : 2018/11922
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, tasfiye

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Sanık … müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.04.2014 tarih ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK’nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
İncelemeye konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 15.11.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 13.05.2014 olduğu,
Aynı gün incelemesi yapılan Dairemizin 2016/21901 Esas numarasında kayıtlı İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/392 E. – 2014/1462 K. sayılı dosyasında sanığa atılı eylem ile ilgili olarak suç tarihinin 12.01.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 05.03.2014 olduğu,
Anılan dosyada sanığın eyleminin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak, anılan dosyanın incelenip, gerektiğinde birleştirilerek sanığın bu eylemi bir suç işleme kararı icrası kapsamında işleyip işlemediği ve hakkında TCK’nun 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususu tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA,
II) Sanık …’ın temyiz talebinin incelenmesinde;
Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.04.2014 tarih ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK’nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
İncelemeye konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 15.11.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 19.12.2013 olduğu,
Dairemizin 2015/8254 E. ve 2018/6005 K. sayılı 29/05/2018 tarihinde bozulmasına karar verilen İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/1692 (E) ve 2014/773 (K) sayılı dosyasında suç tarihinin 23.11.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 26.11.2013 olduğu,
Temyiz edilmeksizin kesinleşen, İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/1883 E.- 2014/558 K. sayılı dosyasında sanığa atılı eylem ile ilgili olarak suç tarihinin 02.09.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 23.12.2013 olduğu,
Anılan dosyalarda sanığın eyleminin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak, Dairemizin 2015/8254 E. ve 2018/6005 K. sayılı dosyanın incelenip, gerektiğinde birleştirilerek, temyiz edilmeksizin kesinleşen, İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/1883 E. – 2014/558 K. sayılı dosyasının da kesinleşmiş bir örneğinin iş bu dosya arasına alınarak, sanığın bu eylemi bir suç işleme kararı icrası kapsamında işleyip işlemediği ve hakkında TCK’nun 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususu tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 13/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.