Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2018/2020 E. 2018/14644 K. 19.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/2020
KARAR NO : 2018/14644
KARAR TARİHİ : 19.12.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Petrol Kaçakçılığı
HÜKÜM : Sanıklar …, …, …, …, …, …, …, … hakkında kamu davasının zamanaşımı nedeniyle Düşürülmesine, aracın iadesine; diğer sanıklar hakkında hükümlülük, müsadere; sanık … hakkında erteleme

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Katılan … İdaresi’nin sanıklar … , …, …, …, …, …, … ve … hakkında verilen zamanaşımından düşme kararlarını temyizi üzerine yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan … İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II) Sanık …’ın temyizi üzerine yapılan incelemede ise;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 31.10.2012 tarihli, 2011/777 Esas ve 2012/1819 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; bozmanın sirayetinin, hükmü temyiz etmeyenlerin veya temyiz isteği reddedilenlerin, temyiz edenlerden daha ağır bir ceza ile cezalandırılmaları adaletsizliğini gidermek amacıyla 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 325 ve 5271 sayılı CMK’nun
306. maddelerinde düzenlendiği, bu suretle hükmü temyiz edenler lehine oluşacak durumdan temyiz etmeyenlerin de yararlandırıldığı, ancak bozmanın sirayetinde yerel mahkeme hükmünün, temyiz etmeyen sanık yönünden bozulmadığı, anılan maddeler uyarınca sanığın bozma kararının sonucundan yararlandırıldığı ve lehe bozmadan yararlanan sanığın, bozmadan sonra yeniden kurulan hükmü temyize yetkisi bulunmadığı gözetilerek; Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2004/82 Esas ve 2013/44 Karar sayılı ilamı ile verilen mahkumiyet hükmünü temyiz etmeyen ancak Dairemizin 24.11.2014 tarihli, 2014/10249 Esas ve 2014/20409 Karar sayılı ilamı bozmadan CMUK’nun 325. maddesi uyarınca yararlandırılan sanık hakkında, Mahkemenin Dairemizin bozma kararına uyarak verdiği 28.04.2016 tarihli hükmü sanığın temyiz yetkisi bulunmadığından, CMUK’nun 317. maddesi gereğince temyiz isteğinin REDDİNE,
III) Katılan … İdaresi vekilinin sanıklar …, …, … ve … hakkında verilen mahkumiyet hükümlerini ayrıca; sanıklar …, … ve … müdafilerinin adı geçen sanıklar için verilen mahkumiyet kararlarını ve sanık … müdafiinin araç müsaderesini sınırlı temyizi üzerine yapılan incelemeye gelince ;
Sanıklara isnat edilen suç için eylem tarihinde yürürlükte bulunan 4926 sayılı Yasanın 5/1. maddesinde iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası; suç tarihinden sonra 25.01.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5015 sayılı Yasanın Ek 5. maddesinde iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ve sonrasında, 31.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 sayılı yasanın 3/2 ve 4/1. maddelerinde ise bu suçun yaptırımının üç yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası olarak öngörülmesi karşısında, sanıklar lehine olan Yasanın 5015 sayılı Yasa olması nedeniyle olayda uygulanması gerekeceğinden 5015 sayılı Yasanın Ek 5. maddesinin yürürlüğe girdiği tarihte yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nun 66/l-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen toplam zamanaşımının 12 yıl olduğu, suçun 09.12.2003 tarihinde işlendiği, suç tarihinden itibaren toplam dava zamanaşımının temyiz inceleme gününde tamamlanmış bulunduğu anlaşıldığından, sanıklar hakkındaki hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, anılan maddeler ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddesi gereğince kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, suça konu akaryakıtın tasfiye edilmiş olması halinde tasfiye bedelinin hazineye irat kaydına tasfiye edilmemiş olması halinde ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle TCK’nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine, Emanetin 2003/5503 esasında kayıtlı eşyaların, Yel ( … ) adlı geminin, … ve … plakalı araçların ve teminatın sahibine iadesine, araçlar üzerindeki şerhlerin kaldırılmasına, 19.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.