Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2018/17665 E. 2018/14806 K. 26.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/17665
KARAR NO : 2018/14806
KARAR TARİHİ : 26.12.2018

5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na aykırılıktan kabahatli … Tekstil San. Tic. A.Ş. yetkilileri …, …, .., … … ve … haklarında, anılan Kanun’un 3/9. maddesi gereğince 2.795.068,74 Türk lirası idarî para cezası ile cezalandırılmasına dair Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 23/06/2010 tarihli ve 2010/1744 kabahat, 2010/5839 sayılı idarî yaptırım kararına karşı kabahatli … tarafından yapılan itirazın kabulü ile idarî yaptırım kararının kaldırılmasına ilişkin Gaziantep 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 04/10/2017 tarihli ve 2017/4220 değişik sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair mercii GAZİANTEP 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/03/2018 tarihli ve 2018/2515 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 09/10/2018 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/10/2018 gün ve KYB. 2018/83796 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, her ne kadar … Tekstil San. Tic. A.Ş.’nin 21/05/2008 tarih ve saat 11:59 itibarıyla iflasına karar verildiği, anılan şirketin hak ve alacakları üzerinde tasarruf yetkisinin iflas masanına geçtiği, idarî yaptırıma konu fiillerin 2010 yılında işlendiği, şirket ortağı ve yönetim kurulu üyesi muterizin bahsedilen tarih itibarıyla şirket üzerinde herhangi bir tasarruf yetkisinin bulunmadığı, bu nedenle idarî yaptırıma konu eylemlerden sorumlu olmadığından bahisle, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 23/06/2010 tarihli ve 2010/1744 kabahat, 2010/5839 sayılı idarî yaptırım kararının kaldırılmasına karar verilmiş ise de,
Dahili İşleme Rejimi Tebliği’nin, 20. maddesinde, “1) Dahilde işleme izin belgesinin/dahilde işleme izninin süresi sektörüne göre azami 12 (oniki) aya kadar tespit edilebilir. (2) Ancak, gemi inşaa, komple tesis v.b. ile üretim süreci 12 (oniki) ayı aşan ürünler ve savunma sanayi alanına giren ürünlerin ihracına ilişkin düzenlenen belgenin/iznin süresi, proje süresi kadar tespit edilebilir. (3) Sürenin başlangıcı, dahilde işleme izin belgesinin/dahilde işleme izninin tarihidir. Süre sonu ise, belge/izin süresi (ek süre, haklı ve mücbir sebep ile fevkalade hallere ilişkin süreler dahil) bitiminin rastladığı ayın son günüdür.”, 37. maddesinde, “(1) Firmaların; a) Dahilde işleme izin belgesi ihracat taahhüdünü kapatmak için en geç belge süresi sonundan itibaren üç ay içerisinde Ek-3’te belirtilen bilgi ve belgeleri Bakanlıkça (İhracat Genel Müdürlüğü) belirlenen ilgili bölge müdürlüğüne, b) Dahilde işleme izni ihracat taahhüdünü kapatmak için en geç izin süresi sonundan itibaren 1 (bir) ay içerisinde, Ek-4’te belirtilen bilgi ve belgeleri ilgili gümrük idaresine, sunmaları zorunludur. (2) Birinci fıkrada belirtilen işlemlerin süresi içerisinde yerine getirilmesi firma sorumluluğunda olup, bu süreler zarfında firmalara ayrıca yazılı olarak bildirimde bulunulmaz.”, 43. maddesinde “Dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni kapsamında ihracatı gerçekleştirilmeyen ithal eşyasının, işlem görmüş ürün ve/veya ithal edildiği şekliyle belge/izin sahibi firma ve/veya yan sanayici firmanın stoklarında bulundurulması zorunludur”, 18/06/2014 tarihli 6455 sayılı yasa ile değişiklikten önceki 5607 sayılı Kanunun 3/9. maddesinde, “Geçici ithalat, dahilde işleme ve gümrük kontrolü altında işleme rejimi çerçevesinde ülkeye getirilen eşyayı, gümrük işlemlerini gerçekleştirmeksizin serbest dolaşıma sokan kişiye, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idarî para cezası verilir.” şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, … Tekstil San. Tic. A.Ş. Adına 07/07/2005 tarih 2005/D1-02669 sayılı “Dahilde İşleme İzin Belgesi” düzenlenmiş olduğu, anılan şirketin bu belge kapsamında 20/07/2005, 21/10/2005, 28/09/2005, 05/10/2005 ve 04/08/2005 tarihlerinde ithal etmiş olduğu 517.720,00 kg polipropilen cinsi eşyanın dahilde işleme izin belgesine göre ihracatlarını gerçekleştirip taahhütlerini kapatamadığı, bu süreçte şirketin iflas halinde olmadığı, bu hususun 25/03/2010 tarihli dilekçede, “2005-DI 2669 DİİB ile ilgili bir kısım ihracat yapılmış, kalan kısmı firmanın yaşamış olduğu ekonomik kriz nedeniyle çok yoğun çaba sarfedilmesine rağmen mümkün olmamıştır.” şeklinde muteriz tarafından dile getirildiği, 27/05/2010 tarihli tutanaktan da anlaşılacağı üzere ihracatı gerçekleştirilmeyen eşyanın şirkette bulunamadığı gibi iflas masası tarafından satıldığına ya da üzerinde tasarrufta bulunulduğuna dair bir bilginin dosyada mevcut olmadığı anlaşıldığından, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı Kabahatler Bürosunun 2010/5839 sayılı kabahat dolayısıyla idari yaptırım (İdari Para Cezası) kararı aleyhine kabahatli şirket yetkililerinin başvurusunun incelenmesi sırasında 11.04.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik Gümrük Kanunu’nun 243/1.maddesi uyarınca idari yaptırım kararına vâki başvuruyu inceleme görevinin idari yargı mercilerine ait olması nedeniyle bu konunun değerlendirilmesi yönünden Kanun Yararına Bozma talebinde bulunulup bulunulmayacağı hususunda dosyanın Adalet Bakanlığı’na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.