Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2018/16534 E. 2020/19523 K. 23.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/16534
KARAR NO : 2020/19523
KARAR TARİHİ : 23.12.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5015 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM: Sanık … hakkında beraat, sanık … hakkında hükümlülük; tasfiye

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I.Gümrük İdaresi vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen, davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmayan Gümrük İdaresinin vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317.maddesi gereğince REDDİNE,
II.Katılan … vekilinin sanık … hakkındaki beraat kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
İhbar üzerine hakkında mahkumiyet kararı verilen sanık … tarafından işletilen işyerinde, 06.01.2010 suç tarihli olayda sanık …’ın, 09.04.2010 suç tarihli olayda ise hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanık …’ın işyerindeki yağ tenekelerinden olay sırasında işyerinde bulunan kamyonların yakıt depolarına dolum yaptıkları tespit edilmesi ile işyerinden dolu- boş çok sayıda yağ tenekesinin ele geçirildiği, her iki olayda da sanık …’in henüz olay tutanağı tanzim edilmeden işyerine geldiği, ve sanığın aşamamalardaki savunmalarında, işyerine ortak olmamakla beraber sanık …’ın yanında kamyon şoförü olarak çalıştığını, kamyonla çalışmadığı günlerde de sanık … gibi kamyonculardan aldığı bahşiş karşılığında işyerine gelen kamyonlara yağ boşaltma işlemi yaptığını beyan etmesi, sanık …’ın da sanık … ile hukuki olmayan şifaen bir ortaklıklarının olduğunu, dükkanda yardımcı olduğunu ve işleri dolayısıyla elde ettikleri geliri paylaştıklarını beyan etmesi karşısında; sanığın atılı suçtan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde oluşa ve dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçe ile beraatine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
III. Sanık …’ın temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığa tefhim edilen hükümde temyiz süresinin “tefhim ve tebliğ” tarihinden itibaren başladığı belirtilerek sanık yasa yolunda yanıltılmakla, tebliğden itibaren süresinde temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 5015 sayılı Yasanın Ek 5/1. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 Sayılı Yasa ile 5015 sayılı Yasanın Ek 5/1. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 Sayılı Yasanın 3/11 ve 3/12. maddeleri kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/11 ve 3/12. maddeleri ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 5015 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10 maddeleri gereğince uygulama yapılması ve aynı Yasanın 3/22 ve 5/2 maddelerinin de uygulama şartlarının oluşup oluşmadığı değerlendirilip somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 23.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.