Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2018/16192 E. 2018/14853 K. 04.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/16192
KARAR NO : 2018/14853
KARAR TARİHİ : 04.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanık hakkında mahkememizin 2011/48 Esas, 2011/239 karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına yer olmadığına

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK’nun 5560 sayılı Kanun ile değişik 231/12. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlar itiraza tabi olup, temyizi mümkün bulunmadığından Gümrük İdaresi vekilinin temyiz dilekçesi itiraz mahiyetinde kabul edilerek dilekçenin gereği mahallinde itiraz merciince değerlendirilmek üzere dosyanın incelenmeksizin iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.12.2018 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

05.11.2010 tarihinde sanığın 300 karton sigara ile yakalanması olayında, sanık hakkında 25.03.2011 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, belirtilen tarih itibariyle müdahil kurum … olduğu halde müdahil olma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi’nin bu karara karşı itiraz yasa yoluna başvurması üzerine Ağır Ceza Mahkemesince itirazın kabulü üzerine mahkemece duruşma açılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kaldırılmıştır. Hüküm açıklanmış ve sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir.
Bu kararın sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesi kamu davasına müdahil olma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresinin itirazı ile hükmün açıklanamayacağına ilişkin yukarıda açıklanan gerekçe ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Yüksek Dairenin bu bozma kararına göre mahkeme bu defa, “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına YER OLMADIĞINA” na karar vermiştir.
Yüksek Daire Sn. Çoğunluğu ile aramızdaki görüş aykırılığı mahkemenin bu kararının itiraz yasa yoluna mı yoksa temyiz yasa yolunamı tabi olduğunun belirlenmesine ilişkindir.
Kişisel kanaatim temyiz yasa yoluna tabi olduğu yönündedir.
Bu görüşüme ilişkin olarak oluşturduğum gerekçelerime göre;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı itiraz mercinin vereceği karar ya itirazın reddine veya itirazın kabulüne ilişkin olacaktır. İtiraz aşaması geçip bu olayda olduğu gibi denetim süreçinden geçen dava dosyasında ise artık mahkemenin bozma kararına uyarak vermiş olduğu karar; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz üzerine verilen bir karar değildir.
İtirazen inceleme yapılmış, karar verilmiş ve mahkeme itiraz mercinin kararına uygun olarak hükmün açıklanmasına karar vermiş ve bilahere Yargıtay denetiminden geçerek mahkumiyet kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemenin bu bozma kararına uyarak yeni kurduğu hüküm bir nevi cezasızlık kararı niteliğinde olup CMK.223. madde kapsamında değerlendirilmelidir. Tevdi kararında belirtildiği üzere itiraz merciinin inceleyebileceği bir karar bulunmamaktadır.
Mahkeme kararının bu nedenler ile itiraz değil temyiz yasa yoluna tabi olduğunu düşündüğümden Daire Sn.Çoğunluğunun tevdi kararına katılmıyorum.