YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/13526
KARAR NO : 2020/19414
KARAR TARİHİ : 23.12.2020
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607, 4733 sayılı Yasalara aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eylemlerinin 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 Sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/18. maddesi ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın ilgili hükümleri (5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2) somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre;
1- Sanık hakkında 02.10.2011- 26.10.2011 ve 24.10.2011 tarihli eylemleri nedeniyle verilen cezada mahkemece; 4733 sayılı Yasa uyarınca temel ceza belirlendikten ve TCK’nun 43. maddesi uyarınca gerekli artırım ve takdiri indirim nedenleri uygulandıktan sonra Dairemizin 2014/28936 E, 2015/19 K. sayılı ilamıyla 12.01.2015 tarihinde reddedilmek suretiyle kesinleşen İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/1141 E., 2013/446 K. sayılı ilamıyla kesinleşen 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezasının mahsubuna karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu cezanın netice cezadan düşülmesi suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibariyle sanığın 18.11.2011 ve 17.11.2011 tarihli eyleminin 5752 sayılı Yasa ile değişik 4733 sayılı Yasa’nın 8/4.fıkrası kapsamında kaldığı düşünülmeden 5607 sayılı Yasa’ya muhalefetten yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321.maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, sanığın cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına 23.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.