Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2017/2599 E. 2018/14849 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2599
KARAR NO : 2018/14849
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanıklar hakkında hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Sanık …’nın temyiz talebinin incelenmesinde;
15/12/2014 tarihinde tebliğ edilen gerekçeli kararı yasal süresinden sonra 23/12/2014 tarihinde temyiz etmiş bulunan sanığın temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
II) Sanık … müdafii, sanık …, sanık … ile malen sorumlu vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
1. Sanıklar hakkındaki iletişimin tespiti ve kaydına ilişkin kararların bir kısmının Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013/7543 sayılı soruşturma dosyasında bulunduğu ve sanıklardan …’ın kolluk ifadesi de dosya içerisinde bulunmadığından, Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013/7543 sayılı soruşturma dosyasında bulunan iş bu davanın sanıklarına ilişkin tüm evrakların ve sanık …’a ait hazırlık ifadesinin onaylı örneğinin dosya içerisine alınıp incelenerek hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
2. Temel cezada TCK’nun 61. maddesi uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulduğu, buna göre hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinde değişiklik yapıldığı, sanığın kaçakçılık fiiline iştirak etmeksizin kaçak olarak ülkeye sokulan suça konu eşyayı ticari maksatla bulundurmak eyleminden dolayı 5607 sayılı Yasanın 3/10. maddesindeki “Kaçakçılık suçunun konusunu oluşturan eşyanın akaryakıt ile tütün, tütün mamulleri, etil alkol metanol ve alkollü içkiler olması halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar yarısından iki katına kadar artırılır, ancak bu fıkranın uygulanması suretiyle verilecek ceza üç yıldan az olamaz.” şeklindeki düzenlemeye nazaran 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3/5-10-22. maddeleri ile 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddelerinin ilgili tüm hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe Yasanın belirlenmesinin gerekmesi,
3. Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesi olarak TCK’nun 62/1. maddesi yerine 62. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMUK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
4. 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5. Dosya kapsamına göre; malen sorumlunun iyi niyetli olmadığına dair delil elde edilememesine göre çekici ve dorsenin iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık … müdafii, sanık …, sanık … ile malen sorumlu vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.