Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2017/11158 E. 2017/5121 K. 14.06.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/11158
KARAR NO : 2017/5121
KARAR TARİHİ : 14.06.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık hakkında tayin edilen 2 yıl 6 ay hapis cezasından 5237 sayılı TCK.nun 62/1. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapıldıktan sonra, 2 yıl 1 ay hapis cezası yerine, hesap hatası sonucu 1 yıl 13 ay hapis cezasına hükmolunması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
1- 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan “yaptırım” ibaresinin “tedbir” olarak değiştirilip, 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4.ve 9., yine 18.06.2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler ve 10. fıkrasının yürürlükten kaldırılmış olması göz önüne alındığında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde, verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğinin belirtilmesi,
2- 24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
3- Dava konusu eşyanın, taşıma aracı yüküne göre miktar veya hacim bakımından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturmaması ve aracın iyi niyetli üçüncü kişiye ait olduğu anlaşılmakla, müsaderesinin 5237 sayılı TCK.nun 54/3. maddesi kapsamında hakkaniyete de aykırı olacağı gözetilerek nakil aracının iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,
-2-
4- Dava konusu sigaranın müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmolunması,
5- Açılan davanın niteliğine göre, suçtan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı olmayan gümrük idaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca hükümden;
1- Adli para cezasının hapse çevirileceği ihtarına ilişkin 11. fıkranın çıkarılması,
2- TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK.nun 53/1-2-3. madde ve fıkralarının tatbikine,” ifadesinin eklenmesi,
3- Nakil aracının müsaderesine ilişkin kısmın çıkarılması, yerine, “müsadere koşulları oluşmayan nakil aracının sahibine iadesine” ibaresinin eklenmesi,
4- Dava konusu eşyanın müsaderesine ilişkin fıkrasında yer alan tasfiyeye ilişkin kısmın çıkartılması,
5- Hükümden gümrük idaresine vekalet ücretine hükmedilen kısmın çıkarılmasına ve sair kısımları aynen bırakılan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.06.2017 günü oybirliğiyle karar verildi.