Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2017/11129 E. 2020/9995 K. 23.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/11129
KARAR NO : 2020/9995
KARAR TARİHİ : 23.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5015 sayılı Kanuna muhalefet, Mühür Bozma
HÜKÜM : Sanık … hakkında beraat, sanık … hakkında hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
5015 sayılı Yasaya muhalefet ve mühür bozma suçlarından doğrudan zarar görmeyen davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmayan Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II) EPDK vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
24/02/2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü yasal süresinden sonra 06/03/2015 tarihinde temyiz etmiş bulunan katılan EPDK vekilinin temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
III) Sanık … müdafiinin sanık hakkında mühür bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık hakkında mühür bozma suçundan tayin edilen adli para cezasının tür ve miktarı itibarıyla verilen hükmün, 14/04/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen Geçici 2. maddesi gereğince kesin nitelikte olup temyizi mümkün olmadığından sanık … müdafiinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
IV) Sanık … müdafiinin sanık hakkında 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eylemlerinin 5015 sayılı Yasanın Ek 5/1. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile 5015 sayılı Yasanın Ek 5/1. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 sayılı Yasanın 3/11 ve 3/12. maddeleri kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/11 ve 3/12. maddeleri ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 5015 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın ilgili hükümleri (5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddeler) somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
Ana dosyada suç tarihinin 11/08/2010, iddianame düzenleme tarihinin ise 05/10/2010 olduğu, birleşen 2011/237 Esas sayılı dosyada suç tarihinin 29/04/2011, iddianame düzenleme tarihinin ise 18/05/2011 olduğu, 05/10/2010 tarihli iddianamenin düzenlenmesiyle olaylar arasında hukuki kesinti oluştuğu da gözetilerek sanığın 11/08/2010 ve 29/04/2011 tarihli olaylar için 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçundan ayrı ayrı cezalandırılmasına karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, kazanılmış hakkın gözetilmesine, 23/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.