Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2016/9714 E. 2018/14830 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/9714
KARAR NO : 2018/14830
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanık … hakkında beraat, sanık … hakkında hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Sanık …’ın yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünü içerir gerekçeli karar sanığın en son bildirdiği aynı zamanda mernis adresi olan adreste Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre 10.06.2014 tarihinde tebliğ edilmiş ise de; tebligat tarihinde cezaevinde bulunan sanığa yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla, öğrenme üzerine sanığın temyiz isteği yasal süresinde kabul edilerek, sanık …’ın ve katılan … İdaresi vekilinin sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
1. Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının taksitle tahsiline karar verilirken 5237 sayılı TCK’nun 52/4, 5275 sayılı Yasanın 109. ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan Ceza Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Tüzüğün 51. maddelerine aykırı olarak infaz yetkisini kısıtlar şekilde “5237 sy md 52/4 uyarınca C.Başsavcılığınca yapılacak ödeme emrinin tebliğinden itibaren” ibaresinin yazılması,
2. 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Sanık hakkında TCK’nun 53/1-e bendinde yer alan haktan yoksun bırakılmasına karar verildikten sonra, hüküm fıkrasının sonunda hapis cezası ertelenen hükümlü hakkında 53/1-e bendinin uygulanmamasına demek suretiyle hükümde çelişki oluşturulması,
Yasaya aykırı, sanık …’ın ve katılan … İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca,
1. Hükmün adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin bendinden “C.Başsavcılığınca yapılacak ödeme emrinin tebliğinden itibaren” ibaresinin çıkartılması,
2. Hükmün TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bendinin çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek, 5237 sayılı TCK’nun 53/1-2-3. madde ve fıkralarının tatbikine,” ibaresinin eklenmesi ile sair hususların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II) Katılan … İdaresi vekilinin sanık … hakkında kurulan beraat hükmüne ve nakil aracın iadesine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın içinde bulunduğu araçta 2250 litre kaçak akaryakıt ele geçirilen olayda, olayın oluş şekli, yakalanan kaçak akaryakıt miktarı nazara alınarak eyleminin tüm yönleriyle birlikte değerlendirilmesi neticesinde sanık …’nun diğer sanıkla birlikte ele geçen kaçak akaryakıtı fikir ve eylem birliği içerisinde ticari amaçla taşıdığının kabulü gerekirken oluşa uymayan sanık savunmasına itibar edilerek atılı suçu işlediği sabit olmadığından bahisle mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi;
Yasaya aykırı, katılan … İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.