Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2015/15164 E. 2019/33891 K. 09.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15164
KARAR NO : 2019/33891
KARAR TARİHİ : 09.09.2019

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi Belgede Sahtecilik, 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Beraat

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1) Sanıklar…, … hakkında resmi evrakta sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
Resmi belgede sahtecilik suçu 765 sayılı TCK’nun 342/1 ve 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddelerinde düzenlenmiştir.
Suç tarihlerinden sonra yürürlüğe giren ve lehe olan 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddesindeki ceza miktarına göre aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımına tabi olduğu ve suç tarihlerinden itibaren temyiz inceleme gününde 8 yıllık asli zamanaşımı süresi tamamlanmış bulunduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanıklar hakkında sahtecilik suçundan açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
2- Sanıklar …, …, …, … hakkında teşekkül halinde kaçakçılık suçundan kurulan beraat hükümlerinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
Dairemizin bozma ilamı ve olayın anlatılış biçimi ile tüm dosya içeriğine göre sanıklar hakkında teşekkül halinde kaçakçılık yapmak suçunu işlediklerinden bahisle yargılama yapıldığı gözetilerek, isnat edilen suç için öncelikle sanıklar lehine olan Yasanın belirlenmesi gerektiği dikkate alınarak, suç tarihinde yürürlükte bulunan 1918 sayılı Yasanın 27/1-3. maddesinde 10 yıldan 15 yıla kadar hürriyeti bağlayıcı ceza, 19.07.2003-31.03.2007 tarihleri arasında yürürlükte bulunan ve lehe olan 4926 sayılı Yasanın 5/1. maddesinde 2 yıldan 6 yıla kadar hürriyeti bağlayıcı ceza ve 31.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 sayılı Yasanın 3/2 ve 4/1. maddelerinde bu suçun yaptırımının 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasının iki kat artırılması ile birlikte, üç yıldan 15 yıla kadar hürriyeti bağlayıcı ceza olarak öngörülmesi karşısında, 4926 sayılı Yasada belirtilen ceza miktarının sanıklar lehine olduğu cihetle, olayda dava zamanaşımının da 765 sayılı TCK’nun 102/3 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 15 yıllık süreye tabi bulunduğu ve en son eylem esas alınarak suç tarihi olan 04.11.1999 tarihinden itibaren anılan maddelerde öngörülen zamanaşımı süresinin temyiz inceleme gününde tamamlanmış bulunduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak suç tarihi itibariyle temyiz inceleme gününde sanıklar yararına hükümler içeren 765 sayılı TCK’nun 102/3. maddesinde öngörülen zamanaşımı süresi tahakkuk etmiş bulunduğundan sanıklar hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 09.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.