Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2015/13649 E. 2015/19895 K. 08.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/13649
KARAR NO : 2015/19895
KARAR TARİHİ : 08.10.2015

Tebliğname No : 7 – 2014/343570
MAHKEMESİ : Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 12/06/2014
NUMARASI : 2013/342 (E) ve 2014/405 (K)
SUÇ : 5607sayılı Yasaya muhalefet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I.Sanık H.. G.. hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik yapılan incelemede,
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan gümrük idaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
II.Sanık S.. G.. hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede,
TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkiler ile 1. fıkrada yazılı diğer hak yoksunluklarından cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı olup, sanık S.. G.. ve katılan gümrük idaresi vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 322.maddesi uyarınca; TCK’nın 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkranın hükümden çıkartılarak, yerine “Sanığın 5237 sayılı TCK’nın 53/1-a, b, d, e bentlerinde belirtilen haklarından aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca hapis cezasının infazının tamamlanıncaya, 53/1-c maddesinde yazılı haklardan ise anılan maddenin 3.fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilmesine, diğer kişilere yönelik bu hakları bakımından aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı
tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ifadesinin eklenmesi ile sair kısımları aynen bırakılan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III.Sanık R.. M.. hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede,
Sanık R.. M.. ceza infaz kurumu aracılığıyla gönderdiği 26.03.2015 tarihli dilekçesi ile temyiz hakkı tanınmasını talep ettiğinden, sanığın mernis adresine çıkarılan gıyabi kararın tanınmadığından bahisle Tebligat Kanunu’nun 21/2 maddesi gereği mahalle muhtarına tebliğ edilmesine, edilmesine rağmen haber kağıdının muhatabın kapısına yapıştırılmaması nedeniyle tebligatın usule uygun olmadığı anlaşılmakla, sanığın eski hale iade talebi kabul edilerek öğrenme üzerine yasal sürede yapılan temyiz isteğinin incelenmesinde;
Sanığın benzer eylemleri nedeniyle hakkında açılan davalar bakımından uyap kayıtlarında yapılan incelemeye göre, Dairemizin 2015/14550 esas sırasına kayıtlı, Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/1425 esas ve 2014/761 karar sayılı dosyasında, suç tarihinin 23/05/2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 10/06/2013 olduğu, yine halen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nda bulunan ve YCBS esas numarası 2015/118458 olan Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/490 esas ve 2014/803 karar sayılı dosyasında, suç tarihinin 26/05/2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 26/07/2013 olduğu gözetilerek, sanığın eylemlerinin TCK’nın 43/1 maddesi kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi bakımından, anılan dosyaların temyiz incelemesine konu bu dosya ile birleştirildikten sonra tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık R.. M.. ve katılan gümrük idaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair hususları incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık R.. M.. hakkındaki infazın durdurulmasına, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değil ise bu suçtan tahliyesine, 08.10.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.