Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/5417 E. 2015/23370 K. 17.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5417
KARAR NO : 2015/23370
KARAR TARİHİ : 17.12.2015

Tebliğname No : 7 – 2012/84845
MAHKEMESİ : Salihli 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/12/2011
NUMARASI : 2011/308 (E) ve 2011/490 (K)
SUÇ : 4733 sayılı Yasa’ya Muhalefet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibariyle sanığın eyleminin 5752 sayılı Yasa ile değişik 4733 sayılı Yasa’nın 8/4. fıkrası kapsamında kaldığı gözetilmeden 5607 sayılı Yasa’ya Muhalefetten yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-CMK’nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesine objektif koşullar yönünden engel hali bulunmayan, talimat mahkemesinde alınan savunmasında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep eden ve talimat ekinde KEMT varakası bulunmadığından kamu zararından haberdar olmayan sanığa, davaya konu eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplamı olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunun 231/9 fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken sabıkasız olan ve talimatla savunması alınan sanığın olumsuz kişiliğe sahip olduğuna ilişkin mevcut bir delil ve tutanaklara yansıyan bir husus da bulunmadığı halde “Sanığın katılan kurumun suçtan doğan zararlarını karşılamamış olması, sanığının kişilik özellikleri göz önünde bulundurulduğunda, yeniden suç işlemeyeceği hususunda mahkememizce olumlu kanaat oluşmadığından…” şeklindeki yasal olmayan ve yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3-Sanık hakkında verilen gün adli para cezasının ve kısa süreli hapisten çevrilen adli para cezasının bir gün karşılığı 20 TL üzerinden hesaplanması sırasında uygulama maddesinin TCK’nun 52/2 maddesi yerine, aynı yasanın 52/1 maddesi olarak gösterilmesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
4-Hükümden önce 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK’nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan “yaptırım” ibaresinin “tedbir” olarak değiştirilip, 5275 sayılı Yasa’nın 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip, 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde adli para cezasının ödenmemesi halinde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin belirtilmesi,
5-Suçtan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı olmayan gümrük idaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nun 321.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 17.12.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.