Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/5408 E. 2015/23885 K. 17.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5408
KARAR NO : 2015/23885
KARAR TARİHİ : 17.12.2015

Tebliğname No : 7 – 2012/85772
MAHKEMESİ : Hopa Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/12/2011
NUMARASI : 2010/371 (E) ve 2011/342 (K)
SUÇ : 5607 sayılı yasaya muhalefet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanığın kamu zararını gidermediği gözetilerek, 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinde belirtilen objektif ve subjektif koşullar arasında yer almayan “hürriyeti bağlayıcı cezanın adli para cezasına çevrilmiş olması” şeklindeki gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi bozma nedeni yapılmamıştır.
1- Doğrudan verilen ve hapisten çevrili adli para cezalarının, günlüğü 20 TL üzerinden hesaplanması sırasında tatbik maddesi olan TCK’nun 52/2. maddesi yerine fıkrası belirtilmeksizin TCK’nun 52. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2- Sanık hakkında hükmolunan hapisten çevrili adli para cezasının taksitle tahsiline karar verilirken 5237 sayılı TCK’nun 52/4, 5275 sayılı Yasa’nın 109 ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Tüzüğün 51. maddelerine aykırı olarak sanığın aleyhine ve infaz yetkisini de kısıtlar şekilde adli para cezasının hükmün kesinleşme tarihinden itibaren taksitlendirilmesine karar verilmesi,
3- 5237 Sayılı TCK’nun 50/6. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra Cumhuriyet Savcılığınca yapılan tebligata rağmen 30 gün içinde seçenek yaptırımın gereklerine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi halinde mahkemece kısa süreli hapis cezasının kısmen veya tamamen infazına karar verilmesi gerektiği halde infazı kısıtlayacak şekilde cezanın tamamen infaz edileceğinin ihtarına karar verilmesi ve anılan maddenin hükümde 52/6 olarak yazılması,
4- Dava konusu ele geçirilen kaçak etin Hopa Sulh Ceza Mahkemesinin 17.09.2010 tarih ve 2010/560 D. İş sayılı kararı ile tasfiyesine karar verildiği cihetle, tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılan Gümrük İdaresi temsilcisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca,
1- Hükmün doğrudan verilen ve hapisten çevrili adli para cezalarının paraya çevrilmesine ilişkin bentlerinde yer alan “52. maddesi” ibarelerinin çıkartılarak yerine “52/2. maddesi” ibarelerinin eklenmesi,
2- Hapisten çevrili adli para cezasının taksitlendirmesine ilişkin bentten “kararın kesinleşmesinden itibaren” ifadesinin çıkarılması,
3- Hükümden “52/6” ibaresinin çıkarılarak yerine “50/6” ibaresinin eklenmesi, hükmün 2. fıkrasının son bendine yer alan “kısa süreli hapis cezasının” ifadesinden sonra gelmek üzere “kısmen veya” ifadesinin eklenmesi,
4- Hükümden müsadereye ilişkin 5. bendin çıkarılarak yerine, “Dava konusu kaçak etin tasfiye edilmiş olması halinde tasfiye bedelinin hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise müsaderesine” ifadesinin eklenmesi ve diğer kısımlarının aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.