Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/3443 E. 2015/22866 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/3443
KARAR NO : 2015/22866
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

Tebliğname No : 7 – 2012/49836
MAHKEMESİ : Seydişehir Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 01/11/2011
NUMARASI : 2007/199 (E) ve 2011/210 (K)
SUÇ : 4926 sayılı Yasaya aykırılık

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
El konulan suça konu eşyaların müsaderesi veya iadesi hususunda zamanaşımı süresi içerisinde mahallinde her zaman karar verilmesi mümkün görülmüştür.
1-Sanık hakkında 4926 Sayılı Yasa’nın 3/a-2. maddesinin yollamasıyla 4/a-2.maddesi gereğince kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin üç katından az olmamak üzere adli para cezasına hükmolunması gerekirken adli para cezasının belirlenmesinde bağımsız bilirkişinin belirlediği CİF değer esas alınmak suretiyle eksik ceza tayini,
2- 4926 sayılı Yasa’nın 34. maddesinin son fıkrasında öngörülen “bu maddenin uygulanmasında para cezasına esas alınacak değer Gümrük İdaresi’nce belirlenen değerdir.” düzenlemesindeki “Gümrük İdaresi’nce” ibaresinin hükümden önce 30.12.2008 gün ve 27906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 18.09.2008 gün ve 2006/47 esas, 2008/144 Karar sayılı kararı ile Anayasaya aykırı görülerek iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle açılan kamu davasının yargılaması sonucunda kurulacak hüküm bakımından maddi gerçeğin belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilerek dava konusu eşyalar hakkında konusunda uzman üçlü bilirkişinin kovuşturma aşamasında tespit ettiği 04.01.2010 tarihli CİF değerin soruşturma aşamasında tespit edilen CİF değerden daha düşük ve sanık lehine olduğu anlaşılmakla Gümrük İdaresi’nce lehe olan CİF değer toplamına göre hesaplanacak gümrüklenmiş değer üzerinden sanığa yeniden ödeme önerisi tebliğ edilerek sonucuna göre karar verilmesinin gerekmesi,
3- Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel sabıkası bulunmayan ve hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep eden sanığa konusunda uzman üçlü bilirkişinin kovuşturma aşamasında tespit ettiği 04.01.2010 tarihli CİF değerin soruşturma aşamasında tespit edilen CİF değerden daha düşük ve sanık lehine olduğu gözetilerek Gümrük İdaresi’nce lehe olan CİF değer toplamına göre hesaplanacak eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplamından oluşan gümrük vergilerinin kamu zararı olduğunun bildirilmesinden sonra objektif ve subjektif şartların birlikte değerlendirilmesi ve gerektiğinde 5271 sayılı CMK’nin 231/9 maddesi hükümleri de gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmesi,
4- 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 4/a-2 maddesinde atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3/5 maddesinde ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu; kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK’nin 50.maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç ceza itibariyle 5607 sayılı Yasa’nın sanık lehine olabileceği gözetilerek olaya suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun ilgili bütün hükümleri uygulanarak elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
5- 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu uyarınca hükmedilen tazmini nitelikteki para cezasının taksitlendirilmesi mümkün olmadığı halde yazılı şekilde hüküm kurulması,
6- Dava konusu eşyanın gümrüklenmiş değeri suç tarihindeki ekonomik koşullar ve paranın satın alma gücüne nazaran fahiş olması nedeniyle aynı kanun 4/3. maddesine göre artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 07/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.