Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/2905 E. 2015/23405 K. 07.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2905
KARAR NO : 2015/23405
KARAR TARİHİ : 07.10.2015

Tebliğname No : 15 – 2012/257018
MAHKEMESİ : Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/05/2012
NUMARASI : 2004/95 (E) ve 2012/189 (K)
SUÇ : Banka zimmeti

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
4389 sayılı yasanın 22/3. maddesinde” Banka yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile diğer mensupları görevleri dolayısıyla kendilerine tevdi olunan veya muhafazaları, denetim veya sorumlulukları altında bulunan bankaya ait para veya sair varlıkları zimmetlerine geçirirlerse altı yıldan oniki yıla kadar ağır hapis cezası ile cezalandırılacakları gibi bankanın uğradığı zararı tazmine mahkum edilirler. Bu fıkrada gösterilen suç, bankayı aldatacak ve fiilin açığa çıkmamasını sağlayacak her türlü hileli faaliyette bulunmak suretiyle işlenmişse faile oniki yıldan aşağı olmamak üzere ağır hapis ve meydana gelen zararın üç katı kadar ağır para cezası verilir. Ayrıca, meydana gelen zararın ödenmemesi halinde mahkemece re’sen ödettirilmesine hükmolunur. Zararın kovuşturma yapılmadan önce tamamıyla ödenmiş olması halinde cezaların yarısı, ödeme hükümden önce gerçekleştirilmiş ise üçte bir oranında indirilir. “amir hükümlerine yer verilmiş olup, bu hükme göre, banka çalışanlarının yasada öngörülen zimmet suçunun faili olabilmesi için, kendilerine devredilen ya da koruma ,denetim ve gözetimiyle yükümlü olduğu para veya para yerine geçen evrak veya senetleri veya diğer malların bulunması gerekmektedir.
Sanık İ. G.’nin suç tarihlerinde Denizbank ……şubesinde mali kontrol yetkilisi olarak çalıştığı sırada sahte imzalarla mudi hesaplarından para çektiği,mudilerin hesap hareketlerinden kuşkulanmalarını önlemek için hesap cüzdanlarına” repo dönüşü, EFT bedeli” gibi fiktif işlemler yazdırdığı, mudilerin hesaplarına yatırmak üzere aldığı parayı önce hesaba yatırmış gibi gösterip hesap cüzdanlarına yazdırmak ve mudi bankadan ayrıldıktan sonra hesaplara aktarmayıp yaptığı işlemi iptal etmek suretiyle banka zimmeti suçunu işlediğinden bahisle cezalandırılması için dava açılmıştır.Ancak mahkeme tarafından mali kontrol yetkilisinin görev tanımına ilişkin belgelere ulaşılamaması nedeniyle bankaya ait para ve diğer varlıklar üzerinde tasarruf yetkisinin bulunmadığından eylemlerinin güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, suç tarihleri itibariyle 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddeleri uyarınca açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verilmişse de;
Dosya kapsamına göre sanığın mali kontrol yetkilisi olarak amir konumunda olup banka çalışanları ve işlemleri üzerinde kontrol yetkisi olduğu, bankaya ait para veya para yerine geçen evrak veya senetleri veya diğer malları korumak ve gözetmekle yükümlü bulunduğu bu nedenle eylemin banka zimmeti suçunu oluşturduğu anlaşılmakla yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, katılan TMSF vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/10/2015 günü oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ
Sanığın, suç tarihinde Denizbank …… şubesinde mali kontrol yetkilisi olarak çalıştığı sabittir.Ancak sanığın banka parasına vazuliyet olması halinde eyleminin zimmet suçunu oluşturacağından ; mali kontrol yetkilisinin görev tanımına ilişkin belgelere ulaşılamadığı cihetle görevi gereği hesaplardan para çekmeye, yatırmaya, zilyetliği kendisine devredilmiş olan banka parası üzerinde koruma ve denetim görevinin bulunup bulunmadığı kesin olarak belirlenemeyen sanığın eyleminin banka zimmeti suçunu oluşturmayacağı düşüncesiyle sayın çoğunluğun düşüncesine katılmıyorum.
(Muhalif Üye)