Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/25937 E. 2015/21805 K. 05.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/25937
KARAR NO : 2015/21805
KARAR TARİHİ : 05.11.2015

Tebliğname No : 7 – 2013/139192
MAHKEMESİ : Silopi 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/02/2013
NUMARASI : 2012/747 (E) ve 2013/195 (K)
SUÇ : 5607 sayılı yasaya muhalefet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Gümrük idaresi vekilinin temyiz talebine göre yapılan incelemede,
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA ,
II-Sanığın temyiz talebine göre yapılan incelemede,
1- Sanığın mesleğinin şoförlük olmasının tek başına suçun işlenmesinde kolaylık sağlayan bir durum olmadığı gözetilmeden ve şoförlük mesleğinin atılı suçu işlemesinde sanığa ne şekilde kolaylık sağladığı da açıklanmadan 5607 sayılı yasanın 4/4. maddesi uyarınca cezada artırım yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
2- 5271 sayılı CMK ‘nun 231/5 maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, aynı maddenin 6. fıkrası gereğince “sanığın daha önce kasıtlı suçtan mahkum olup olmadığı, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda bir kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilip giderilmediği” hususlarını irdeleyen gerekçeye dayandırılması gerektiği gözetilmeden, kurumun bildirmiş olduğu eksik zararı gidererek zararı ödeme iradesi de gösteren sanık hakkında, objektif şartlar bakımından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmeyen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları esas alarak ve başka bir gerekçede göstermeyerek CMK’nın 231 maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3- Hapis cezasının ertelenmesinde daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olunması ve suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerektiği gözetilerek TCK.nun 51. maddesindeki ölçütler irdelenmeden, nihai nitelikte olan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karalara dayanılarak yasal olmayan gerekçe ile TCK. 51 maddenin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
4- Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının günlüğünün 20 TL üzerinden hesaplanması sırasında tatbik maddesi olan 5237 sayılı TCK’nın 52/2. madde ve fıkrasının gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
5- TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, uzun süreli hapis cezasına mahkum olan sanık hakkında 1. fıkranın (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilme tarihine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.