Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/23619 E. 2015/21811 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/23619
KARAR NO : 2015/21811
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

Tebliğname No : 7 – 2013/172700

MAHKEMESİ : Osmaniye 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 13/03/2013
NUMARASI : 2012/602 (E) ve 2013/351 (K)
SANIK : M.. Ç..
SUÇ : 4733 sayılı Yasa’ya Muhalefet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
UYAP ortamında yapılan sorgulamada, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında bulunan; YCBS Esas numarası 2014/309258 (Nurdağı Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/361 Esas 2012/904 Karar) olan dosyadaki eylemin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek, Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.04.2014 tarih 2013/7-591 Esas- 2014/171 Karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işlendikleri yer ve işlenme zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özelliklerin birlikte değerlendirilmesiyle eylemin TCK.nun 43.maddesi kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi için eldeki dosya ile anılan dosyanın birleştirilerek delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün sair yönleri incelenmeksizin 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte, bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.11.2015 günü oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Sanığın 25.05.2012, 02.06.2012, 11.06.2012 ve 19.06.2012 tarihlerinde aynı nitelikte işlemiş olduğu suçlardan dolayı 4 ayrı dava dosyası bulunmaktadır. Bunlardan 02.06.2012 ve 11.06.2012 tarihli eylemleri ile ilgili dosyaları Yargıtay Başsavcılığında inceleme sırasını beklemektedir. 25.05.2012 ve 19.06.2012 tarihli eylemleri nedeniyle ise dava dosyaları Dairemizce incelenmiş ve incelemeye konu 19.06.2012 suç tarihli dava dosyası ile Yargıtay Başsavcılığında bulunan (E.2014/309258) 11.06.2012 suç tarihli dosya ile, yine aynı gün Dairemizce incelemesi yapılan E.2015/3836 sayılı ve 25.05.2012 tarihli suç tarihli dava dosyası ile Yargıtay Başsavcılığında bulunan (E.2014/268209) 02.06.2012 suç tarihli dosyalar arasında ayrı ayrı TCK. 43 maddenin uygulanması gerektiğinden hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir.
Yukarıda sıralaması yapıldığı üzere 25.05.2012 tarihli suçun iddianamesi 07.06.2012 ancak iddianamenin kabul tarihi ise 19.06.2012 dir. Bu nedenle sanığın dört eylemi birlikte değerlendirilerek TCK. 43. maddesinin uygulanmasını düşünmekteyim. Dört eylem içinde 19.06.2012 tarihinde iddianamenin kabul edilmesi ile hukuki kesinti oluşmuştur.
Zira, kabul edilmiş iddianameden hareketle hukuki kesintinin meydana geliş tarihini, iddianamenin tanzim tarihine kadar geriye getirilerek ve iddianamenin tanzimi ile kabul edilme tarihleri arasındaki zaman aralığında, yeniden suç işleyen sanık için hukuki kesintinin varlığının kabul edilmesi henüz sonuç doğurmayan hukuki işleme hukukilik kazandırmak anlamına gelmektedir. Sanık aleyhine bir yorum olduğu gibi hukuk kurallarına da aykırılık oluşturmaktadır.
Belirtilen dört eylem hakkında birlikte değerlendirme yapılarak TCK. 43 maddenin uygulanması görüşünde olduğumdan sadece iki eylemde TCK. 43 uygulamasını kabul eden Sayın çoğunluğun eksik bozma kararına katılmıyorum.