YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/22706
KARAR NO : 2015/18143
KARAR TARİHİ : 02.07.2015
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Yasaya Mulalefet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Sanığın 9.8.2010 tarihli eylemine yönelik olarak yapılan temyiz incelemesinde;
1- Hapis cezası yükümlülük belirlenmeksizin ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 51/7. maddesi gereğince denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirileceği hususunun ihtarına karar verilmesi ile yetinilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
2- Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresinin davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmolunması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca, hükmün TCK.nın 51/7. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkrasından “…çektirilmesine karar verilmesine” ibaresinin çıkarılması, yerine “çektirilmesine karar verileceğinin ihtarına” ifadesinin eklenmesi, yine hükümden “Gümrük İdaresi lehine vekalet ücreti verilmesine ilişkin kısmın” çıkarılması ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanığın 20.09.2010 tarihli eylemine yönelik olarak yapılan temyiz incelemesinde;
İncelemeye konu mahkemenin 2010/1000 Esas – 2012/1905 Karar sayılı dosyası ile UYAP sisteminden yapılan sorgulamaya göre hakkında Bakırköy 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/1428 Esas, 2012/30 Karar sayılı dosyası ile yargılaması yapılıp Dairemizin 2014/6124 esas 2014/21170 karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanan dava dosyalarındaki atılı eylemin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak, sanık hakkındaki kesinleşmiş olan dosya celbedilip incelendikten varsa benzer dosyalarda araştırılarak tespit edildikten sonra sanığın bu eylemleri bir suç işleme kararının icrası kapsamında işleyip işlemediğ ve hakkında 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususu tartışılarak bir karar verilmesi gerektiğinin duşünülmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
III-Sanığın 2.7.2010 ve 9.7.2010 tarihli eylemlerine yönelik olarak yapılan temyiz incelemesine gelince;
İncelemeye konu mahkemenin 2010/1000 Esas – 2012/1905 Karar sayılı dosyası ile yine incelemeye konu birleşen mahkemenin 2010/1283 Esas – 2010/867 Karar sayılı dosyasında sanık hakkında aynı neviden suç nedeniyle kamu davalarının açılmış olduğu anlaşıldığından, bu suçlar arasında iddianame ile kesinti bulunmadığı gibi Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.04.2014 gün ve 2013/7-591 Esas – 2014/171 Karar sayılı kararında belirtildiği şekilde, suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işlendikleri yer ve işlenme tarih aralıkları, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirildiğinde sanık hakkında TCK.nm 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirafları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/07/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.