Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/22525 E. 2016/8305 K. 14.06.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/22525
KARAR NO : 2016/8305
KARAR TARİHİ : 14.06.2016

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4926 sayılı yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1- 4926 sayılı Yasa’nın 34. maddesinin son fıkrasında öngörülen “bu maddenin uygulanmasında para cezasına esas alınacak değer gümrük idaresince belirlenen değerdir.” düzenlemesindeki “gümrük idaresince” ibaresinin hükümden önce 30.12.2008 gün ve 27906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 18.09.2008 gün ve 2006/47 esas, 2008/144 karar sayılı kararı ile Anayasaya aykırı görülerek iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle kovuşturma aşamasında, ele geçen kaçak sigaralara ilişkin bağımsız bilirkişiye inceleme yaptırılarak belirlenecek Cif değer üzerinden Gümrük İdaresi’nce düzenlenecek kemt varakasındaki gümrüklenmiş değerin sanığın lehine olması halinde, bu değer esas alınmak suretiyle yeniden ön ödeme önerisi tebliğ edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu; kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK’nun 50. maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç ceza itibariyle 5607 sayılı Yasa’nın sanık lehine olabileceği gözetilerek;
Olaya, suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun ilgili bütün hükümleri uygulanarak, elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
3- Davaya konu eşyanın gümrüklenmiş değeri suç tarihi itibariyle pek hafif olduğu ve 4926 sayılı yasanın 4/3. maddesi gereğince yarısından 1/3’üne kadar indirim yapılması gerektiği gözetilmeksizin 1/3 oranında indirim yapılması ve hükümden önce, 27.04.2005 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.05.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5335 sayılı Yasa’nın 22. maddesi ile 5083 sayılı Yasa’nın 2. maddesine eklenen fıkrada yer alan “İlgili kanunları gereğince uygulanacak adlî ve idarî para cezalarının hesaplanmasında ve ödenmesinde, bir Yeni Türk Lirası’nın (1 YTL) altında kalan tutarlar dikkate alınmaz.” şeklindeki hükmünün gözetilmemesi suretiyle fazla ceza tayini,
4- 5275 sayılı yasanın 122. maddesiyle 647 sayılı Yasa’nın yürürlükten kaldırıldığı gözetilmeden infazı kısıtlar şekilde 4926 sayılı Yasa’nın 28/2. maddesinin uygulanmasına hükmolunması,
5- Dava konusu kaçak sigaralar hakkında 30.05.2007 tarihinde tasfiye kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, sigaralar tasfiye edilmemiş ise 4926 sayılı Yasa’nın 4/4 maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi; tasfiye edilmiş ise, müsadere konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi,
6- Sanığın tazmini nitelikte adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği halde nispi harca hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 14.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.