YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2210
KARAR NO : 2015/18538
KARAR TARİHİ : 07.07.2015
Tebliğname No : 7 – 2012/41074
MAHKEMESİ : Ağrı 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/10/2011
NUMARASI : 2006/976 (E) ve 2011/432 (K)
SUÇ : 4926 sayılı Kanuna Muhalefet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Katılan vekilinin, hakkında beraat kararı verilen sanık S.. K..’e yönelik temyiz incelemesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II-Sanık U.. E..’nin temyizine gelince;
1-Sanık U.. E..’nin dava konusu diş hekimliğinde kullanılan malzemeleri Ankara ilinde faaliyet gösteren … Tıp Ticaret LTD. Şirketinden satın aldığını savunup eşyaya ilişkin 15.02.2006 tarihli irsaliyeli faturayı ibraz etmesi ve anılan şirketin faturada bulunan adreslerde bulunamadığının ve yetkililerinin dinlenmediğinin anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi açısından irsaliyeli faturayı düzenleyen anılan şirketin varsa yeni adreslerinin ticaret sicili, vergi dairesi gibi kurumlardan araştırılarak bulunduğunda yetkililerinin dinlenmesi ile suça konu eşyayı sattıklarını kabul etmeleri halinde anılan firmanın defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasından sonra gerekirse dava konusu eşyaya dayanak olduğu öne sürülerek ibraz edilen irsaliyeli faturanın ithaline kadar zincirleme menşei araştırması tamamlanıp, ithale ilişkin ilgili gümrük idarelerinden gümrük giriş beyannameleri tüm ekleriyle birlikte getirtilerek, temin edilecek tüm belgeler ve dava konusu eşya ile birlikte konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilip miktar, cins ve sair özellikleri itibariyle ayniyet tespiti yapılmasının ardından, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi,
2-4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu, kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK’nun 50.maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç ceza itibariyle 5607 sayılı yasanın sanık lehine olabileceği gözetilerek;
Olaya suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31/03/2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun ilgili bütün hükümleri uygulanarak elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.