Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/20061 E. 2015/19174 K. 17.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/20061
KARAR NO : 2015/19174
KARAR TARİHİ : 17.09.2015

Tebliğname No : 7 – 2013/86359
MAHKEMESİ : İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 31/12/2012
NUMARASI : 2012/485 (E) ve 2012/1603 (K)
SUÇ : 4733 sayılı Yasaya aykırılık

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
CMK’nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesine engel hali bulunmayan sanığın savunmasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesinden yararlanmak istediğini beyan ettiği halde, sanığa zarar miktarı bildirilmemiş ise de, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile ilgili değerlendirmede aynı zamanda “sanığın suça olan eğilimi nazara alındığında şartları oluşmadığından” şeklindeki gerekçeye de dayanılmış olması karşısında bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
1-Gün adli para cezası paraya çevrilirken, uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/6 maddesine aykırı davranılması,
2- Dava konusu eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken, 5607 sayılı yasanın 16. maddesi uyarınca tasfiyesine de hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesi uyarınca, hükmün birinci fıkrasında yer alan “1 yıl 8 ay hapis ve” ibaresinden sonra gelmek üzere “TCK’nın 52/2. maddesi gereğince” ibaresinin eklenmesi ile hükmün dava konusu kaçak eşyanın müsaderesine ilişkin bendinde yer alan “5607 sayılı Yasanın 16. maddesi gereğince suça konu eşyanın bozulma ihtimali nazara alındığında kararın kesinleşmesinin beklenmeksizin anılan eşyanın tasfiyesine” ibaresinin çıkarılması ve diğer kısımlarının aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.