Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/1965 E. 2015/22999 K. 09.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1965
KARAR NO : 2015/22999
KARAR TARİHİ : 09.12.2015

Tebliğname No : 7 – 2013/391402
MAHKEMESİ : Yozgat 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 19/02/2013
NUMARASI : 2011/455 (E) ve 2013/118 (K)
SUÇ : 4733 sayılı kanuna muhalefet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Sanık A.. K..’in temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Koşulları oluştuğu halde, sanık hakkında TCK’nun 53. maddesi uygulanmamış ise de, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E. – 2015/85 K. sayılı kararı da dikkate alınarak, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II-Sanık H.. E..’nün temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
1)Mahkumiyet hükmü yönünden;
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de,
TCK’nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkı ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmeye, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm oluşturulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 322.maddesi uyarınca, TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkranın hükümden çıkartılması, bunun yerine “24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E. – 2015/85 K. sayılı kararı da gözetilerek ve TCK’nun 53. maddesinin 2 ve 3. fıkralarındaki koşullara uygun olarak, sanık hakkında anılan yasa maddesinin 1. fıkrasının (a), (b), (c), (d) ve (e) bentlerinin uygulanmasına,” ibaresinin yazılması, diğer kısımlarının aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2)Nakil vasıtasının iadesi kararı yönünden;
Dava konusu nakil vasıtasının, kayıt malikinin bilgisi dışında suçta kullanıldığı gerekçesi ile iadesine karar verilmiş ise de,
Sanık H. E..’nün 24.08.2011 tarihli dilekçesi ekinde araç kayıt maliki olan E.. U.. tarafından kendisine verilmiş ve dava konusu nakil vasıtası ile ilgili işlemler yapmaya yetkileri içerir 23.08.2011 tarihli vekaletname örneği sunarak, nakil vasıtasının iadesine karar verilmesini talep ettiği, araç kayıt maliki E.. U..’ın ise kendisine ait olan aracı İ. G. isimli şahsa sattığını, ancak parasını alamadığını, sanıkları tanımadığını söyleyerek aracın kendisine iade edilmesini istediği gözetilerek, nakil vasıtasının iyi niyetli üçüncü kişiye ait olup olmadığının tespiti bakımından;
İ.G. isimli şahsın beyanına başvurulup, suç tarihi ve öncesinde dava konusu aracın fiilen kim tarafından kullanıldığının kolluk marifetiyle belirlenmesi, araç kayıt maliki E.. U..’ın sürücü belgesinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, geçmişe yönelik olarak varsa bu aracın sürücüsü olarak sanıklar hakkında trafik kurallarına aykırılıktan verilmiş para cezası bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması ile suça konu kaçak eşyanın aracın zula tabir edilen yerinden ele geçirildiği de nazara alınarak zulanın kim tarafından yapıldığı hususuda açıklığa kavuşturulduktan sonra, tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle aracın iyi niyetli üçünce kişiye ait olup olmadığı belirlenerek müsaderesi ya da iadesine karar verilmesi yerine, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.