YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/18269
KARAR NO : 2015/17710
KARAR TARİHİ : 09.06.2015
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı kanuna muhalefet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-Adli sicilde görünen kayıtlardan … Sulh Ceza Mahkemesince verilme 101 TL adli para cezasının kesin nitelikte olduğu, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kaydın da kesinleşmiş mahkumiyet niteliğinde bulunmaması karşısında, CMK’ nun 231.maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesine engel hali bulunmayan sanığın, 02.06.2012 tarihli talimat mahkemesindeki savunmasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumundan yararlanmak istediğini beyan ettiği de nazara alınarak, dava konusu eşyanın bilirkişi tarafından belirlenen 500 TL cif değer esas alınarak gümrük idaresince hesaplanacak “eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı” olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunun 231/9 fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- 5237 Sayılı TCK’ nun 51/7 maddesi gereğince sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilmesi gerektiği halde infazı kısıtlayacak şekilde ertelenen cezanın tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK. nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.06.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.
KARŞI OY
Aynı gün dairede temyiz incelemesi yapılan 2014/17437 esas sayılı (…Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/139 E.) dosyasında, karşı oy olarak açıkladığım gerekçeler kapsamında, hukuka aykırı olarak verilen arama kararına dayanılarak elde edilen delillerin hükme esas alınması mümkün bulunmadığından yerel mahkeme hükmünün bu nedenle bozulması ve sanığın beraatı gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma gerekçelerine katılmıyorum.