YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/17114
KARAR NO : 2015/18324
KARAR TARİHİ : 06.07.2015
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5015 sayılı Yasa’ya Muhalefet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-EPDK vekilinin sanık …. hakkındaki hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Hüküm tarihinde yürürlükte olan 5560 Sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231/12. madde fıkrası uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı itiraz yasa yoluna başvurulması mümkün olup, kararın temyizi olanaklı bulunmadığından ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları dava konusu olan el konulmuş eşya ve nakil aracının müsaderesi ya da iadesi kararlarını da kapsayacağından, itiraz dilekçesi itiraz merciince değerlendirilmek üzere dosyanın incelenmeksizin mahaline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE,
II-EPDK vekilinin beraat eden sanık … hakkındaki hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
III-Sanık …’in temyiz talebinin incelenmesinde;
Suç tarihi itibariyle sanığın silinme şartları gerçekleşmiş kayıtları dışında sabıkası bulunmadığı ve adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının da kasıtlı suçtan mahkumiyet sayılamayacağı dikkate alındığında CMK’nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geriye bırakılması müessesesine objektif koşullar bakımından engel hali bulunmayan sanığın kamu zararını da giderdiği gözetilmeden “suç tarihi itibariyle kasıtlı suçtan mahkumiyetinin bulunması” gerekçesiyle 5271 sayılı Yasa’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ve hükmolunan hürriyeti bağlayıcı cezanın TCK’nun 51. maddesi uyarınca ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi yasaya aykırı ise de, aynı zamanda “sanığın aynı suçtan daha evvel hakkında karar verilmesine rağmen aynı suçu işlemeye devam etmesi nedeniyle yeniden suç işlemekten çekineceği konusunda Mahkememizde olumlu kanaat hasıl olmaması” şeklindeki gerekçeye de dayanılması karşısında bu hususlar bozma nedeni yapılmamıştır.
TCK’nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkı ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmeye, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hiçbir ayrım yapılmaksızın koşullu salıvermeye kadar hak yoksunluğuna hükmolunması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca; hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin bölümün çıkarılarak, yerine “sanığın, 5237 sayılı TCK’nun 53/l-a,b,d,e bentlerindeki haklardan hapis cezasının infazının tamamlanıncaya; 53/1-c maddesinde yazılı haklardan ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilmesine, diğer kişilere yönelik bu hakları bakımından aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazını tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06/07/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.