Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/15893 E. 2015/18530 K. 09.07.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/15893
KARAR NO : 2015/18530
KARAR TARİHİ : 09.07.2015

Tebliğname No : 7 – 2012/309020
MAHKEMESİ : Gaziantep 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/04/2012
NUMARASI : 2011/1020 (E) ve 2012/538 (K)
SUÇ : 5015 sayılı Yasa’ya Muhalefet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Eksik araştırma bulunmadığına, Üye … karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verilerek yapılan incelemede;
1-Sanığın adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının kasıtlı suçtan mahkumiyet sayılamayacağı dikkate alındığında, CMK’nun 231.maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesine objektif koşullar bakımından engel hali bulunmayan sanığın savunmasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği ve dosya içerisinde KEMTV ya da kamu zararını belirten bir belgede bulunmadığı nazara alınarak, kamu zararının tesbit edilip sanığa bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/9 fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, “sanığın sabıka kaydına göre suç işlemeyi alışkanlık hale getirmesi ve sanığın tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkememizde kanaat oluşmadığından” demek suretiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-Sanığın adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kasıtlı suçtan mahkumiyet sayılamayacağı gözetilerek, kasıtlı suçtan başkada bir mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında “… sanığın sabıka kaydına göre, suç işlemeyi alışkanlık haline getirdiği ve sanığın tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkememizde kanaat oluşmadığından” demek suretiyle yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmolunan hürriyeti bağlayıcı cezanın TCK’nun 51. maddesi uyarınca ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
3-Davaya konu kaçak akaryakıt hakkında 22/03/2011 tarihinde tasfiye kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, kaçak akaryakıt tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5015 sayılı Yasa’nın Ek 5. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4- Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan kurum lehine karar tarihinde geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücreti tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden dilekçe yazım ücretine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/07/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.
EK GEREKÇE
Sanık aşamalarda, ele geçen mazotu tarla işlerinde kullanmak üzere traktörüne koymak için satın aldığını beyan ettiği ve ele geçen 270 litre motorini ticari amaçla bulundurduğunu gösteren delil mevcut olmaması karşısında; sanığın ileri sürdüğü hususların doğruluğunun tespiti bakımından, olay tarihinde tapulu ya da kiralık, ortak v.s. şekilde ektiği tarlası ve bir traktörü olup olmadığı mahallinde yaptırılacak araştırmayla tespit edilip sonucuna göre sanığın suça konu akaryakıtı ticari amaçla bulundurup bulundurmadığının belirlenmesinden sonra bir karar verilmesi gerektiğinden, kararın bu ek gerekçe ile de bozulması düşüncesindeyim.