YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/14664
KARAR NO : 2015/15945
KARAR TARİHİ : 01.06.2015
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4926 sayılı Yasa’ya Muhalefet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-4926 sayılı Yasa’nın 34. maddesinin son fıkrasında yer alan “Bu maddenin uygulanmasında para cezasına esas alınacak değer, gümrük idaresince belirlenen değerdir.” düzenlemesindeki “Gümrük İdaresince” ibaresinin hükümden önce 30.12.2008 gün ve 27096 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 18.09.2008 gün ve 2006/47 Esas, 2008/144 Karar sayılı kararı ile Anayasa’ya aykırı görülerek iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, önödeme önerisinin gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle açılan kamu davasının yargılaması sırasında tarafsız bilirkişinin belirlediği CİF değer üzerinden gümrük idaresine hesaplattırılan gümrüklenmiş değerin daha lehe olduğu gözetilerek, bu değer esas alınmak suretiyle yeniden önödeme önerisi tebliğ edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği hususunun gözetilmemesi,
2- 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu, kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK.’nın 50. Maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç, ceza itibariyle 5607 sayılı yasanın sanık lehine olabileceği gözetilerek;
Olaya suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun ilgili bütün hükümleri uygulanarak elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
3-Bozma üzerine yapılan yargılama sırasında sanık adına çıkarılan davetiyenin, sanığa başka suçtan hükümlü bulunduğu … E Tipi Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu’nda tebliğ edildiği anlaşılmakla, hükümlü olması nedeniyle kendiliğinden duruşmaya gelme olanağı bulunmayan ve duruşmalardan bağışık tutulma talebi de olmayan sanığın bulunduğu yer mahkemesine talimat yazılarak Yargıtay bozma ilamına diyecekleri usulünce sorulmadan yargılamaya devamla hüküm kurulmak suretiyle CMK.’nun 196. maddesine aykırı davranılarak yapılan savunma hakkının kısıtlanması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.06.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.