Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2014/14092 E. 2015/13047 K. 31.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/14092
KARAR NO : 2015/13047
KARAR TARİHİ : 31.03.2015

Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-Sanığın mesleğinin şoförlük olmasının tek başına suçun işlenmesinde kolaylık sağlayan bir durum olmadığı gözetilmeden ve şoförlük mesleğinin atılı suçu işlemesinde sanığa ne şekilde kolaylık sağladığı da açıklanmadan 5607 sayılı Yasa’nın 4/4.maddesi uyarınca cezada artırım yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
2-5275 sayılı Kanunun 108.maddesinin 2.fıkrası gereği sanığın birden fazla tekerrüre esas alınabilecek sabıkasının bulunması halinde bunlardan sadece en ağırının esas alınması gerekirken, sabıka kaydındaki birden fazla kesinleşmiş ilamın tekerrüre esas alınması,
3-5237 sayılı TCK’nun 58/7.maddesinde, mahkumiyet kararında, sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtileceği öngörülmüştür.
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108.maddesinin (4), (5) ve (6) fıkralarında ise “Hakim, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler. Tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde, koşullu salıvermeye ilişkin hükümler uygulanır. Hakim, mükerrir hakkında denetim süresinin uzatılmasına karar verebilir. Denetim süresi en fazla beş yıla kadar uzatılabilir” denmiştir. Ancak, denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevi hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek olan mahkemeye aittir.
Buna göre, mahkûmiyet hükmünde, mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 58/7.maddesi gereğince “mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, denetimli serbestlik tedbirinin süresinin de belirlenmesi,
4-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53/1.maddesi uyarınca hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak belli hakları kullanmaktan yoksun bırakmaya karar verilirken, anılan yasa maddesinin 3.fıkrasının “Mahkum olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz” amir hükmü dikkate alınarak, belirtilen hak yoksunluğunun altsoyu dışındaki kişiler için hapis cezasının infazına kadar uygulanmasına karar verilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.