Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2023/276 E. 2023/3064 K. 02.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/276
KARAR NO : 2023/3064
KARAR TARİHİ : 02.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1352 E., 2022/1133 K.
DAVA TARİHİ : 17.01.2018
HÜKÜM/KARAR : Davacı Vekilinin İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine, Davalı Vekilinin İstinaf Başvurusunun Kabulüne
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2018/64 E., 2022/210 K.

Taraflar arasındaki iflas davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşmalı temyiz edilmiş ise de; mahiyet itibariyle istemin reddedildikten sonra kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin davalı kooperatifle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine takip yapıldığını, takip yolunun iflas takibine çevrildiğini ancak davalı tarafından takibe itiraz edildiğini, haksız itirazın kaldırılması ile davalının iflasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; takip konusu bononun teminat amacıyla verildiğini, davacı yüklenicinin inşaatı tamamlayamadığını ve kötü niyetli olduğunu öne sürerek davanın reddini dilemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile depo emrine esas tutarın davalı tarafça ödendiğinden bahisle iflas isteminin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalının takibe itirazında 701.000,00 TL alacağı kabul ettiğini, kalan kısma itiraz ettiğini, lehlerine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını ve talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; teminat senedine dayalı olarak yapılan takibin geçersiz olduğunu, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tek taraflı feshedilemeyeceğini ve yargı kararı ile feshi gerektiğini, davacının bu yönde açılmış davası bulunmadığından sözleşmenin bozulmasından bahsedilemeyeceğini ve teminat senedine dayalı takibin sonuçlandırılması yoluna gidilemeyeceğini ileri sürerek verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında düzenlenen sözleşmede senede yapılan atıftan, davacı şirketin takibine dayanak bononun teminat senedi olduğu, anılan senedin kayıtsız şartsız belirli bir paranın ödeme vaadini içermediği, kambiyo senedi vasfında olmadığından bahisle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına yeniden hüküm tesisine ve davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; teminat bonosunun kambiyo senedi olma vasfının ortadan kalkmayacağı, davalının borcunu kabul ettiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus iflas istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 177 nci maddesinin birinci fıkrası.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.